Çayırova'da geçtiğimiz aylarda 3 yaşındaki A.C.K., merdivenden düştüğü iddiasıyla ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmış ve 11 gün süren tedavisinin ardından hayatını kaybetmişti. 3 yaşındaki A.C.K. adlı erkek çocuğun ölümündeki gerçek, Adli Tıp raporu ile ortaya çıkmış ve rapora göre, merdivenden düşme iddiasıyla hayatını kaybeden A.C.K.'nın cinsel istismara maruz kaldığı ve hırpalama ya da sert bir cisimle vurularak öldürüldüğü belirlenmişti. Olayın ardından Gebze Adliyesi 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davaya tutuklu sanıklar Gülüzar Kır, İbrahim Yaralı ve avukatı Orhan Genç, Kocaeli Baro Başkanlığı, Kocaeli Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü avukatları katıldı.
BEN SÜBYANCI MIYIM?
Duruşmada söz alan tutuklu sanık anne Gülüzar Kır, “Benim karakoldaki ilk ifadem doğru değildir. Ben baskı sonucu bu ifadeleri verdim. Çocuğum merdivenlerden düşmemiştir. Oğlumun yaralandığı gün dükkanı ben açtım. İbrahim saat 10.30 gibi dükkana geldi. Apar topar dükkanı kapattı, arabaya bindik. Çocuğa bir şey oldu dedi. Ben ne olduğunu sorduğumda İbrahim, banyo yaptırdım bir şeyler oldu dedi. Olayın olduğu günün önceki akşamında İbrahim çocuğa vurdu. Çocuğa 2-3 sefer yumrukla vurdu sonrasında da bana vurdu. Yeğenleri Mesut ve Fuat yanında kalıyordu. Kaldığımız evi İbrahim benim için kiralamıştı. Mesut ve Fuat daimi bir şekilde bizim evimizde kalıyorlardı. Mesut ve Fuat’ın çocuğa herhangi kötü bir davranışını görmedim. Ölen çocuk kendisini ifade edebiliyordu. Makatındaki yaralamayı sorduğumda anne karnım ağrıyor diyordu. Kendisine bir şey yapıldığından bahsetmiyordu. Çocuğu arada ben arada İbrahim yıkıyordu. İbrahim’le girdiklerinde bağırdığı olurdu ancak İbrahim bunun sudan olduğunu söylerdi. Makattaki açılmadan dolayı İbrahim’den şüphelendim. İbrahim’e sorduğumda ''Benim de çocuklarım var ben sübyancı mıyım'' dedi. Cinsel istismar olduğunu yaralanma hadisesini öğrendiğim zaman hastanede öğrendim” dedi.
UYUŞTURUCU BAĞIMLISIYDI
Daha sonra söz alan ölen çocuğun üvey babası İbrahim Yaralı ise, “Gülizar Kır benim imam nikahlı eşimdir. Kendisi Çayırova’da tuttuğum evde kalıyordu. Evin kirasını ben ödüyordum. Yalnız kalmasın diye yeğenlerim ile kalıyordu. Ben çocuğa karşı şiddet uygulamadım. Gülizar çocuğa sürekli şiddet uyguluyordu. Çocuğu duvara çarptığını gördüm. Tanıştığımdan beri şiddet uyguluyordu. 17 Mart’ta eve gitmedim. 18 Mart’ta eve gittiğimde çocuğun her yeri mosmordu. Çocuğu hastaneye götürelim dediğimde bir şey olmaz dedi. Dışarı çıktık, kapıyı çocuğun üzerine kilitledik. Hep öyle yapıyorduk. Kendisi benim çocuğuma karışma diyordu. Gülüzar ile kahve içmeye gittik. Gece eve geldiğimde çocuk uyuyordu. Sabah kalktım, Gülüzar dükkanı açmaya gitmiş. Kalktığımda çocuk öksürüyordu. Çocuk kendisine seslendiğimde konuşmuyordu. Gülüzar’ı aradım gelmedi, dükkana almaya gittim. Dükkana gittiğimde tinerci Şerif isimli kişi ile dükkanda beraberlerdi. Gülüzar çocuğu sürekli bu kişiye bırakıyordu. Ben durumu Gülüzar’a söylediğimde, ben bunlarla büyüdüm bunlardan zarar gelmez dedi. Hastaneye Gülüzar ile birlikte gittik. Gülüzar’ın uyuşturucu bağımlılığı vardı. Bunu annesi Emine İnce de bilir. Annesi ile konuştuğumda, ''Uyuşturucu içtiğini biliyorum daha önce içti ve bir torunumu daha öldürdü'' dedi. Sosyal Hizmetlerden gelip inceleme yaptılar. Gülüzar bu kişilere de yalan söylemiş. Benim olayla ilgim yoktur. Adaletinize sığınıyorum” şeklinde konuştu.
MASADAN YERE ATTI
Sanıklardan sonra dinlenen tanıklardan tutuklu sanık İbrahim Yaralı’nın kardeşi Cengiz Yaralı, “Kardeşimle, Gülüzar’ın internetten tanıştığını biliyorum. Çocuk hareketliydi. Annesinin, çocuğun ensesine sürekli tokat attığını hatırlıyorum. Bunun dışında dövme olayı görmedim. Evlerini bilmiyorum. Dükkana gittiğimde, çocuğun alnının şiş olduğunu fark ettim, Gülüzar’a sordum o da, İbrahim’le kavga ettiğini ve sinirlenip çocuğu masadan yere attığını söyledi. Ben olayın mahiyetini bilmiyorum” ifadelerini kullandı.
O GÜN KAFAMIZ GÜZELDİ
Sanık İbrahim Yaralının esnaf komşusu olan tanık Yasin K. da, “Ben sanıkları esnaf komşum olmasından dolayı tanırım. Huzurdaki bayan olaydan 4-5 ay önce dükkana gelip gitmeye başladı. Çocuğu dükkanda görüyordum. Bir kez çocuğun dükkanın dışında arabanın camından içeriye atıldığını gördüm. Bunu İbrahim Yaralı yaptı. Bir keresinde de çocuğun yüzünde morluklar vardı. Elle sıkılmış gibiydi. Durumu İbrahim’e sorduğumda, ''O gün kafamız güzeldi. Çocuk merdivenden düştü, ben mi sahip çıkacağım, annesi sahip çıksın'' dedi bana. Çocuğu en son ölmesinden 25 gün önce gördüm. Yüzünde ve kafasında morluklar vardı. Çocuğun tinerci Şerif ile gezdiğini gördüm. Bu şahsın kimseye zararı olmazdı. Benim olayla ilgili bilgim bundan ibarettir” dedi. Sanıklar ve tanıkların dinlenilmesinin ardından duruşma Adli Tıp Üst Kurulu'ndan konuya ilişkin rapor alınmasına karar verdi. Duruşma 6 Nisan 2017 tarihine ertelendi.
YORUMLAR