Bazıları D-100 karayolunun Gebze ve Dilovası sınırları içinde faaliyet gösteren, yılda yaklaşık 5 milyon ton ithal ve yerli kömür işleyen tesisler, 4 yıl önce Dilovası'nın kuzeyinde kente hakim bin noktada kurulan Kömürcüler Organize Sanayi Bölgesi'ne taşındı. OSB'ye, diğer kentlerde kurulu bulunan firmalar da taşındı. Dilovası sakinleri, buradaki kömür tozlarının rüzgarla ilçenin üzerine dağılacağını, toprak ve su kirliliğine yol açacağını, bitki örtüsünü de öldüreceğini söyleyerek karşı çıkmalarına rağmen burası faaliyete geçti.
“11 BÜYÜKBAŞ HAYVANIM TELEF OLDU” Tesisler faaliyete geçtikten sonra Dilovası sakinlerinin korktukları başına gelirken, ilçenin kuzeyindeki mahallelerde vatandaşlar kömür tozundan dışarıya çamaşır asamaz hale geldi. Yağışlı havalarda daha yoğun olmak üzere, yükseklerden gelen ve aşağıda büyük derelerle birleşen küçük dereler ise simsiyah akmaya başladı. Bu derelerdeki sudan içen hayvanların hastalandığını söyleyen ilçe sakinleri, birçok kez şikayet etmelerine rağmen kimsenin sesini çıkartmadığını, OSB'deki tesislerde toz kalkmasını önlemek amacıyla kurulan yağmurlara sisteminin ya çalıştırılmadığını, ya da etkisi olmadığını belirtiyor. Dilovası'nın en etkili çevre derneği olan Ekosder Başkanı İsmail Sami, ilçe sakinlerinin bu OSB'nin çevreye vereceği zarar nedeniyle tüm karşı çıkmalarına rağmen kurulduğunu, haklılıklarının ortaya çıktığını belirtti. Bu bölgede hayvancılık yapan Osman Orhan ise simsiyah akan dereleri göstererek, "Kömür tesislerindeki tozlar rüzgarla yağmurla çevreye yayılıyor. Biz bu bölgede hayvan otlatıyoruz. Geçtiğimiz yıl sanayi kuruluşlarının kimyasal atık boşalttığı dereden su içen 11 büyükbaş hayvanım telef oldu. rengi siyah olsa da hayvanın içmesini engelleyemezsiniz. Buna bir çözüm bulunsun. Dilovası'nda 45 bin kişilik nüfus var. Bu kadar insan görmezden gelinemez" dedi.
YORUMLAR