Hali hazırda yüzde 85 olan e-imzanın kullanım oranı, 2016 yılı içerisinde yüzde 100’e ulaşacak. Bu zorunluluk ile 150 bin doktorun e-imzayı düzenli kullanmaya başlayacağı tahmin ediliyor. Böylece son günlerde ortaya çıkan reçete ve ilaç sahtekarlığı gibi olayların önüne geçilecek, tüm reçeteler tek merkezden anında kontrol edilebilecek.

Son zamanlarda Türkiye gündemini meşgul eden ve yüzlerce kişinin tutuklanmasına sebep olan reçete sahtekarlıkları ve bunların sonucunda pahalı ilaçlar üzerinden elde edilen haksız kazanç gibi olaylar, SGK Genel Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı’nın doktorların kullanımını zorunlu kıldığı e-imza uygulaması ile son bulacak. SGK Genel Müdürlüğü’nün 15 Ocak 2013 tarihinden beridir hastaneler için zorunluluk haline getirilen e-reçete sistemi, e-imza ile daha da güvenli hale getiriliyor.

Türkiye’de e-Dönüşüm®’ün lider şirketi FIT Solutions, her türlü kuruma e-İmza hizmeti verebilecek altyapıyı uzun zamandır müşterilerine sunuyor. “FIT e-İmza”, elektronik ortamdaki belgelere eklenen, ıslak imza ile aynı hukuki geçerliliğe sahip elektronik imza olarak tanımlanıyor. Veriyi imzalayan kişinin kimliğinin doğrulanmasını ve veri bütünlüğünün yasal olarak geçerli olmasını sağladığından iş dünyası için yüzde 100 güvenli olarak kabul edilen e-İmza, artık sağlık sektöründe de kullanılacak.

Doktorlar yazdıkları e-reçetelere güvenebilecek

Tüm reçeteler doktorun e-imzası ile imzalanacağı için doktorun bilgisi dışında reçete yazılamayacak ve yazmadıkları reçeteden sorumlu tutulamayacaklar. Burada güvenlik açığı oluşmaması için doktorların e-imza şifrelerini kesinlikle kimseyle paylaşmaması gerekiyor. Doktorun e-imzası olmayan e-reçete geçersiz sayılacak ve SGK ilaç teminini sağlamayacak.

Hastalara uzaktan güvenli reçete yazılabilecek

Elle yazılan reçetelerde hekimin yazı stili dolayısıyla eczanelerde oluşabilecek yanlış ilaç veya doz verme durumları ortadan kalkmış olacak. Ayrıca hastanın herhangi bir nedenle mevcut veya eski reçeteyi kaybetmesi durumunda mağduriyet oluşmayacak. Doktorlar hastalara uzaktan reçete yazabilecekler, böylece hastaların reçetelerini almak için hastaneye gitmelerine gerek kalmayacak. Hasta, aile hekimine gittiğinde verilen kod ile eczaneden doğrudan ilaç alabilecek.

Eczacılar reçete mağduriyetinden kurtulacak

Kağıt reçetede tahrifat, ilaç eklenmesi gibi kimin tarafından yapıldığının tespitinin zor olduğu durumlar ortadan kalkacak. Reçetede olması gereken isim, teşhis, protokol, tarih, doktor kaşesi vb. gibi unsurlar elektronik reçete uygulamasıyla reçete yazım esnasında hatasız bir biçimde kaydedilecek. Eczacıların sorumlu tutulduğu ve eksikliğinde zarar ettikleri bu işlemler, reçete eczaneye ulaştığında sorun olmaktan çıkacak. Kağıt reçete kaybolursa SGK bunu gönderemediği ve raporlayamadığı için, eczacılar reçete tutarının 24,5 katını SGK'ya ödüyorlardı. Ancak, e-Reçetenin kaybolma ihtimali yok.

150 bin doktor e-İmza kullanacak

1 Ocak 2016 tarihi itibariyle Türkiye’de görev yapan yaklaşık 150 bin doktor, elektronik ortamda yazacakları reçetelerini 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu ile yapılan düzenleme kapsamında, ıslak imzaya eşdeğer hukuki geçerliliği olan e-imza ile imzalamaya başladılar. Elektronik imza ile imzalanan reçeteler, başkaları tarafından izinsiz veya yanlışlıkla değiştirilemeyeceği veya kullanılamayacağı için doktor, hasta ve devlet açısından da fayda sağlayacak.

Şu anda ülke çapında e-İmza kullanımının 2 milyonu bulduğunu belirten FIT Solutions CEO’su Koray Gültekin Bahar “Kamu hastaneleri doğrudan TÜBİTAK’ın sağladığı bir hizmeti kullanmak zorundalar. Ancak SGK ile anlaşmalı özel hastanelerin, yazdıkları reçetelerin geçerli sayılması için e-imza kullanımına geçmiş olmaları gerekiyor. Aksi halde SGK, yazılan reçeteleri sahte olarak kabul edecek” dedi.