CHP, 24 Haziran seçimlerinde, SP, HDP, İYİ Parti ittifakı ile yola çıkarken, 17 yıllık AK Parti İktidarı ve Başkan adayı Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili sürekli karalama kampanyasını tercih etti.
Yeni şeyler söylemek, Ülke’ye dair politikalar geliştirmek yerine, ‘Erdoğan diktatör’ dedi, ‘hırsız’ dedi, ‘adalet duygusu yok’ dedi, daha benzer çok şey söyledi.
Tüm seçim stratejisini Erdoğan’ı olumsuzlamak üzerine kurdu.
Sonuçta öyle bir hüsran yaşandı ki, daha kendisini toparlayamadı, Atatürk’ün kurduğu parti.
Yerel seçimler yaklaşırken, bir çok bölgede şimdiden hareketlilik başladı.
Seçimlere, iktidara bel altı vurarak sonuç alınamayacağını acı tecrübelerle ve Ülke’ye verdiği zararlarla öğrenen CHP, Çayırova’da ısrarla aynı politikayı uyguluyor.
CHP’nin Çayırova İlçe Başkanı son 4 yıldır söylediklerinin aynısını söylüyor, “Çayırova Belediyesi hizmet üretmiyor’, “arsaları satıyor, parsaları topluyor” birde dillere pelesenk edilen, Refik Tatar, Cengiz Gürkan isimleri var.
Bir kurumda yolsuzluk, haksızlık var ise muhalefet partisinin görevidir, bu yolsuzluğu deşifre etmek, mahkemeye taşımak ve takibini yapmak.
Ama bir siyasi parti de, tüm varlığını iktidarı suçlamakla geçiremez ki.
Çayırova’da Şevki Demirci yarım milyara yakın hizmet üretti.
Kültür Merkezleri, Kent Meydanları, Sosyal Tesisler ve bir çok eser.
Arsa da sattı.
Şimdi bunları eleştirirken, yapılan bir eserin maliyeti ve yapılış şeklinde bir sorun varsa bunu ortaya koyarsın.
Yada satılan bir arsa, ederinin altında ise bunu paylaşırsın.
Direk karalama mantığında yapıldığı her halinden belli olan açıklamalarla sonuç alma dönemi kapandı.
“Yolsuzluk var, hırsızlık var” demekle, hırsızlıklar, yolsuzluklar ortaya koyulmuyor.
Ve hepsinden önemlisi iktidara alternatif olmak için iktidarın yaptıklarından daha çok yapacağını söylemek gerekli.
Hizmet anlatmak, politika geliştirmek gerekli.
24 Haziran’da kurulan ittifaklara, ABD ve AB desteği de alındığı halde, Erdoğan’ı karalamak puan getirmedi.
Türkiye bunu yemedi.
Türkiye’de sonuç alınmayan bu yöntemi Çayırova’da ısrarla denemek bakalım CHP’ye ne kazandıracak…
Yeni şeyler söylemek, Ülke’ye dair politikalar geliştirmek yerine, ‘Erdoğan diktatör’ dedi, ‘hırsız’ dedi, ‘adalet duygusu yok’ dedi, daha benzer çok şey söyledi.
Tüm seçim stratejisini Erdoğan’ı olumsuzlamak üzerine kurdu.
Sonuçta öyle bir hüsran yaşandı ki, daha kendisini toparlayamadı, Atatürk’ün kurduğu parti.
Yerel seçimler yaklaşırken, bir çok bölgede şimdiden hareketlilik başladı.
Seçimlere, iktidara bel altı vurarak sonuç alınamayacağını acı tecrübelerle ve Ülke’ye verdiği zararlarla öğrenen CHP, Çayırova’da ısrarla aynı politikayı uyguluyor.
CHP’nin Çayırova İlçe Başkanı son 4 yıldır söylediklerinin aynısını söylüyor, “Çayırova Belediyesi hizmet üretmiyor’, “arsaları satıyor, parsaları topluyor” birde dillere pelesenk edilen, Refik Tatar, Cengiz Gürkan isimleri var.
Bir kurumda yolsuzluk, haksızlık var ise muhalefet partisinin görevidir, bu yolsuzluğu deşifre etmek, mahkemeye taşımak ve takibini yapmak.
Ama bir siyasi parti de, tüm varlığını iktidarı suçlamakla geçiremez ki.
Çayırova’da Şevki Demirci yarım milyara yakın hizmet üretti.
Kültür Merkezleri, Kent Meydanları, Sosyal Tesisler ve bir çok eser.
Arsa da sattı.
Şimdi bunları eleştirirken, yapılan bir eserin maliyeti ve yapılış şeklinde bir sorun varsa bunu ortaya koyarsın.
Yada satılan bir arsa, ederinin altında ise bunu paylaşırsın.
Direk karalama mantığında yapıldığı her halinden belli olan açıklamalarla sonuç alma dönemi kapandı.
“Yolsuzluk var, hırsızlık var” demekle, hırsızlıklar, yolsuzluklar ortaya koyulmuyor.
Ve hepsinden önemlisi iktidara alternatif olmak için iktidarın yaptıklarından daha çok yapacağını söylemek gerekli.
Hizmet anlatmak, politika geliştirmek gerekli.
24 Haziran’da kurulan ittifaklara, ABD ve AB desteği de alındığı halde, Erdoğan’ı karalamak puan getirmedi.
Türkiye bunu yemedi.
Türkiye’de sonuç alınmayan bu yöntemi Çayırova’da ısrarla denemek bakalım CHP’ye ne kazandıracak…
YORUMLAR