Ankara Üniversitesinden yapılan yazılı açıklamaya göre, Ankara Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün iş birliğiyle aktif hale getirilen Eymir Kuş Halkalama İstasyonu, 6 yıl aradan sonra bu yıl ilkbahar döneminde yeniden faaliyete başladı.
2001-2002 ve 2011-2012 yıllarında da kuş göçü araştırmaları, kuş göçlerini ve kuş sayılarındaki değişiklikleri takip etmek amacıyla halkalama yapan Eymir Kuş Halkalama İstasyonu, sonbahar dönemi çalışmaları kapsamında, bu ay faaliyetlerine başlayarak iki haftada 35 farklı türden 843 kuş halkaladı.
Eymir Kuş Halkalama İstasyonu, yeni dönem çalışmalarında kuşlardan alınan örneklerle moleküler araştırmalar için bir merkez haline gelmeyi hedefliyor.
14 yeni kuş türü
İstasyon, 4 hafta olarak planlanan sonbahar dönemi çalışmaları kapsamında, ekim ayının ilk hafta sonuna kadar açık kalacak. İstasyonda yürütülecek halkalama çalışmaları ile kuşların göç yollarının, kışlama ve üreme alanlarının, göç takvimi ve stratejilerinin, popülasyon dinamiklerinin daha iyi anlaşılması hedefleniyor.
Konaklama ekolojisi ve göç stratejisi araştırmalarının yanı sıra kuşlardan alınan örneklerle moleküler analizlerin yapılması da planlanıyor.
İstasyonun yeni dönem çalışmalarında ulaşılan en önemli verilerden biri ise ilk defa halkalanan 14 türe yönelik oldu.
Uzun mesafe göçmeni olarak bilinen, "ağaç kamışçını" ve "sarı mukallit" halkalanan türler arasında yer aldı. Üreme alanları Orta ve Doğu Avrupa, kışlama alanları ise Doğu ve Güney Afrika olan bu kuş türleri, üreme ve kışlama zamanında Türkiye'yi duraklama alanı olarak kullanıyor.
Kuş sayısı bin 200'e yaklaştı
Eymir Kuş Halkalama İstasyonu'nda 24 Eylül'den itibaren 37 türden 843 kuş halkalandı. İlkbahar dönemindekilerle birlikte halkalanan toplam kuş sayısı, bin 200'e yaklaştı. İlkbahar döneminde halkalanan birçok kuşa yeniden rastlanılmasıyla bu türlerin yaz dönemini Eymir Gölü civarında geçirdiği tespitine ulaşıldı.
Sonbahar döneminde başta "karabaşlı ötleğen" olmak üzere, söğüt bülbülü, benekli sinekkapan, kulaklı orman baykuşu, ishakkuşu, delice doğan, yalıçapkını, küçük ağaçkakan, kızılkuyruk, kızılgerdan da halkalanan türler arasına bulunuyor.
Işın habercisi kuşlar
İstasyon, Ankara Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün iş birliğiyle aktif hale getirilirken, çalışmalar ODTÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Can Bilgin, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Gürsoy Ergen ile Tarım ve Orman Bakanlığı uzmanı Burak Tatar'ın ortak yürütücülüğünde sürdürülüyor.
Birçok üniversiteden öğrenciler de istasyon çalışmalarına gönüllü olarak destek sağlıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Türkiye Ulusal Halkalama Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Can Bilgin, kuş göçü araştırmalarının, küresel iklim değişikliğini izlemek için ideal bir yöntem olduğunu bildirdi.
Kuş tür kompozisyonu ve sayılarında veya göç takviminde gözlenen değişimlerin bir çeşit erken uyarı sistemi olduğunu belirten Bilgin, istasyonda halkalanan bazı kuş türlerinin bu konuda dikkate değer bir işaret olabileceğini ifade etti.
Bilgin, Eymir Gölü'nde bugüne kadar yapılan çalışmalarda eylül ayı sonunda rastlanan kızılgerdan ve çıvgının eylül ortasında bölgede bulunduğunu belirterek, "Kuş göçü araştırmaları küresel iklim değişikliğini izlemek için ideal bir yöntem. Göç takviminde gözlenen değişimler bir çeşit erken uyarı sistemi. Eylül ayı sonunda rastlanan kızılgerdan ve çıvgın türleri, erken başlayacak kış koşullarının işareti." ifadesini kullandı
Öğrenciler uygulamalı öğreniyor
Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Gürsoy Ergen de çalışmaların bilimsel veri ve sonuç elde etmenin yanı sıra özellikle bu alanda yükseköğrenim gören öğrencilerin pratik eğitimine katkısı olduğuna dikkat çekti.
Ergen, öğrencilere uygulamalı olarak veri toplama, bilimsel çalışma yöntemlerini öğrenme, kuşları doğal yaşam alanlarında gözlemleme, kuş göçüne tanıklık etme ve arazi çalışmasında deneyim kazanma gibi olanaklar sağlandığını ifade etti.
Ergen, istasyonun sonbahar döneminden itibaren dışkı örnekleriyle veteriner fakülteleri çalışmalarının ve uluslararası bir araştırmanın parçası haline geldiğini de anlattı.
.
YORUMLAR