230 gün oldu, 100 civarında işçi sendikalı olmak istedikleri için işten atıldığı için, aileleri ile birlikte eylem yapıyorlar.
Sendika, bir işçi için yasal haktır.
Flormar, Dünya markası bir ürün ve Gebze’de fabrikasının olması da bölgemiz için önemli.
Ancak, sendika talebi nedeni ile işten çıkartılma olayı bu firmayı da, hak talep eden işçileri de zor duruma soktu.
İşveren kendi haklarını düşünerek, işten çıkarma kararını hayata geçirdi, işçilerin direnişe dönüştürdükleri hak talepleri son derece yerindeydi.
İşçilerin haklılıkları nedeni ile her görüşten siyasi partinin desteğini aldılar.
İktidar da, muhalefet de, Flormar konusunda sorunun çözümü noktasında direnişte ki işçilere destek verdi.
Kış soğuk yüzünü gösterdi.
Direnişteki işçilerin ailelerine bakmakla ilgili sorumluluk ve zorunlulukları var.
Desteklerle bunu bir şekilde çözüyorlar ama artık direniş içinde şartlar ağırlaştı.
Flormar’da yaşanan gelişmeleri görmezlikten gelmek artık ‘insanlık ve vicdan’ kelimeleri ile açıklanıyor.
Hava şartlarının da olumsuz etkisi ile Flormar’da ki eylemler, hak arama ve direniş kelimelerinden uzaklaşıp, öfke patlamasına doğru gidiyor.
İçinde bulunduğumuz ekonomik şartlar herkesin malumu, Flormar’da pek tabi ekonomik gerekçelerle işten çıkartmaları ‘haklı’ gösterebilirdi.
Ancak burada yaşananlar ekonomik gerekçelerden uzak, tam olarak ta diyalog ve karşılıklı restleşmenin getirdiği bir sonuç.
Sarı yeleklilerin bile gündemine gelmiş bu direniş ve işçilerin uğradığı haksızlık artık son bulmalı.
Ağır hava koşullarında yürütülen eylemlerin çok daha ağır sonuçları olmadan, Flormar Yönetimi bu konuyu sonlandırmalı.
Flormar direnişi daha iyi şartlarda çalışmak, yasal hakları elde etmekten öte bir insanlık dramına dönüşüyor.
Bir an önce sonuçlanması artık zorunluluk olmuştur.
Flormar içimizi üşütüyor
Caner Pesen yazdı...
28 Aralık 2018 - 14:00
YORUMLAR