Bugün Trabzonspor’a bazı Bakanların yakınlığı ve açık destekleri, Devlet Kaynaklarının Trabzonspor’un menfaatleri doğrultusunda kullanıldığı şeklindeki bir tartışma ile Türk Futbolunun çirkin yüzü yeniden masaya yatırılıyor.
Trabzonspor’un ismiyle tartışılmaya açılan sorun, aslında yeni değil.
Türk Futbolu içinde ciddi çirkinlikleri barındıran, her dönem birilerinin bu çirkinlikler üzerinden prim yaptığı gözlenmiştir.
Belediye Başkanlarına kulüp başkanı olmayı yasaklayan kanun sonrasında da siyaset futbolun içinde hep var olmuş, var olmaya da devam etmektedir.
Siyaset güçtür ve bu gücün nimetleri de kirli futbolun içinde kullanılır.
Bugün 4 Bakanı olan Trabzonspor değil sadece Çavuşoğlu’nun Alanyaspor’u Devlet’in, Bakan’ın gücünden yararlanmıyor mu?
Geçmişte Unakıtan’ın Eskişehirspor’u korunup, kollanmadı mı?
Çok uzağa gitmeyelim, Sanayi Bakanımız olduğu dönemde Fikri Işık, Körfez FK takımına el atıp, milyonların kulübe aktarılmasını sağlamadı mı?
İstanbul Büyükşehir Belediyespor FETÖ desteği ile Kasımpaşaspor Cumhurbaşkanı’nın ismi ile yürümedi mi?
Mesele tek başına siyasetçilerin, Bakanların, Başbakanların kulüp taraftarı olarak, camialarına sunduğu katkı, destek, ayrıcalıkta değil.
Futbolumuzun neresinden tutsanız, elinizde kalıyor.
TFF ne zaman adil oldu, hangi dönemde Türk Futbol sever, adil yönetilen maçlar izleyip, adil bir sistem içinde mücadeleye şahit oldu?
Dünya Futbol Birlikleri (UEFA, FİFA) kulüplere fair-play ruhunu aşılamak, ekonomik kriterler oluşturmak için yasalar çıkartıp, yaptırımlar uyguluyor, biz o kadar kirlenmişiz ki, her yasayı öncelikli olarak delmek için planlama yapıyoruz.
Futbol bacasız sanayi, ekonomisi, ekmek parası kazanan insan sayısı, belki de en gelişkin iş kolundan daha yukarılarda.
Naklen yayınlar, şans oyunları, reklam gelirleri gibi ciddi gelir kapıları açıldığı halde, Türk takımlarının iki yakası bir araya gelmiyor.
Bununda en büyük nedeni kirli oluşumuz, öyle ciddi bir kirlilik içindeki futbolumuz, ne yapılsa, ne kadar kaynak aktarılsa da düzlüğe çıkılmıyor.
Bugün Devlet’e, SGK, Vergi borcu olmayan profesyonel takım sayısı bir elin parmağını geçmez.
Devlet’in Kurumları (Bankalar, Belediyeler, Bakanlıklar) Futbol kulüplerine oyuncu transferi için kaynak aktarmak yerine, sadece ve sadece tesisleşmeye yönelik katkılar sunsa sorunun büyük kısmını çözmüş olacağız.
Futbolumuzun çivisi çıkmış, bu mesele yeni değil, bu mesele Trabzonspor, Fenerbahçe, Alanyaspor meselesi de değil, bugünkü olayın özeti, ‘tencere dibin kara seninki bende kara’ yada ‘dinime küfreden Müslüman olsa’ ile açıklanır ve anlaşılır.
Futbolumuz kirlidir…
Caner Pesen yazdı...
12 Şubat 2020 - 09:36
YORUMLAR