Basında sansürün kaldırılışının yıl dönümü olarak her yıl 24 Temmuz’da kutlanan Gazeteciler ve Basın Bayramı (!), bana göre anlamını her geçen gün daha fazla yitirme tehlikesi yaşıyor.

Eskiden sadece yasal sansürler söz konusuydu, günümüzde ekonomik sansür yöntemiyle tanıştık.

Özellikle yerel gazetelere ekonomik destek sağlayanlar, kendilerini eleştirenlere ekonomik sansür uyguluyor. Kimileri ise tetikçi ve ahlaksız sözde gazetecilerin şantajlarına boyun eğiyor.

Gazeteciler, kamu görevi yaparlar. Haber verirler, bilgilendirirler, uyarırlar. Vatandaş, devlet ve kurumlar arasında köprü olurlar.  Gördükleri olumsuzlukları yazarak ve yanlışlıkları eleştirerek bir yönüyle sorunların teşhis mekanizmalarıdır.

Eleştiriyi kabullenmeyip gazetecilere düşman olanlar da var, -sayıları az olsa da- eleştirilerle yüzleşerek eleştiriye konu olan sorunları çözmeye çalışan ve bu aksaklıkları ortaya çıkaran gazetecilere saygı duyanlar da…

İYİ Kİ VARSIN TGF…

Gelelim basın sektörüne.

Ulusal basın güvenilirlik açısından özellikle 24 Haziran seçimlerinden sonra çok büyük bir tahribata uğradı. Eskiden iyi gazeteci denildiğinde, haberi okuyucusuna en hızlı duyuran kişi akla gelirdi. Bugün ise okuyucusuna en hızlı duyuran değil, en doğru şekilde duyuran kişi akıllara geliyor.

Yerel gazetecilik, gazeteciliğin bir nebze de olsa yapılabildiği ve bu mesleğin kılcal damarlarının olduğu bir dünya.

Gücünü okuyucusundan alan, basın ilkelerine ve etik değerlerine bağlı kalarak mücadelesini sürdüren gazete ve gazeteciler de var, ekonomik olarak sırtını dayadığı kişi ve kurumların sözcüsü olanlarda.

Türkiye Gazeteciler Federasyonu, ülkemizde faaliyet gösteren 570 yerel gazeteyi ve on binlerce gazeteciyi temsil eden, bünyesinde Türkiye Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı, Anadolu Spor Gazetecileri Derneği, Avrasya Gazeteciler ve Radyocular Derneği, Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu gibi dev kuruluşları da barındıran dev bir çatı kuruluşu.

Genel Başkan Yılmaz Karaca ve ekibi gerçekten çok büyük bir çalışma ve mücadele içindeler. Yerel gazeteler bu ülkenin kılcal damarları ise, Türkiye Gazeteciler Federasyonu da bu kılcal damarların toplandığı ana merkezdir.

Kısa aralıklarla yapılan Başkanlar Konseyi toplantıları ile hem o bölgenin tanıtımı yapılıyor hem de sektörün sorunları masaya yatırılıp çözüm önerileri ortaya konuyor. Tüm Türkiye’de kendi şehirlerini temsil eden gazeteciler cemiyetleri ile birlik ve bütünlük sağlanarak ortak çalışmalar ve güç birliğini sağlamak gerçekten çok önemli.

BURASI ADIYAMAN…

Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun 57’nci Başkanlar Konseyi toplantısı Adıyaman Faal Gazeteciler Cemiyeti ev sahipliğinde 19-22 Temmuz tarihleri arasında yapıldı. Başkan İbrahim Aslan ve yönetimini gönülden kutluyorum, gerçekten son derece verimli bir toplantının mimarı oldular.

Bir yandan gazeteciliğin geldiği nokta irdelenip masaya yatırılırken, diğer yandan yerel gazetecilerin ekonomik olarak nasıl güçleneceği ile ilgili çok güzel projeler ortaya konuldu.

ARA Reklam projesini, bir hayalin gerçeğe dönüşme projesi olarak değerlendiriyorum. Alınan reklamların tüm Türkiye’deki yerel gazetelerde ortak yayını ve paylaşımını esas alan bu proje, yerel gazeteleri sadece resmi ilana muhtaç olmaktan kurtarabilecek güzel bir proje. Bunu söylerken, elbette yerel gazetelerin de sadece resmi ilan paylarına güvenerek gazetecilik yapması da son derece yanlıştır.

Basın İlan Kurumu’nun üst düzey yetkilileri her toplantıda yerel gazeteleri dijital dönüşüm ve bu dönüşüme hazır olmaları konusunda uyarıyorlar.

KOCAELİ, TÜRK DÜNYASI’NDA

Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun en gözde temsilcilerinden birisi de, başkan vekilliğini yapmış olduğum Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti.

Başkan Çetin Gürol aynı zamanda TGF yönetiminde. Ben de Basın Vakfı’nda görev yapıyorum. İdare amirimiz İsa Turhan ile birlikte Adıyaman’da yapılan 57’nci başkanlar konseyine katıldık.

Birçok meslektaşımız ne yazık ki bu toplantıları sadece ‘gezi’ olarak görüyorlar. Oysa toplantılarda çok önemli kazanımlar elde ediliyor. Örneğin Adıyaman’daki toplantı Kocaeli için çok önemliydi. Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu’na yapmış olduğumuz başvuru kabul edildi. Artık KOGACE de Türk Dünyası çatısı altında yer alıyor.

Bir başka önemli gelişme ise, Gebze bölgemizdeki spor gazetecileri adına. Anadolu Spor Gazetecileri Derneği’ne kayıtlı bir spor muhabirimiz bile yok şu anda. Önümüzdeki günlerde ise çok önemli bir çalışmanın ilk adımlarını atmış olacağız.