Son 10 yılda çok büyük sıkıntılar yaşadı Menekşe.
Kayyum süreçlerinin yaşandığı kapısına kilit vurulma anından, bugüne kadar sayısız, sıkıntıların adresi oldu.
İlker Çakır ile kurumsal ve kulüp yapısı anlamında altın çağını, Yusuf Öztürk ile şampiyonluk sevinci yaşamış olsa da son 10 yıl kabus gibiydi Gebzespor için.
Ve bugün yine en kritik, hayati öneme sahip bir süreçten geçiyor.
Bugün gelinen noktanın sebebi elbette ki, Recep Avcı ve yönetimi değil.
Fakat bulunduğumuz nokta çok kritik, Allah korusun küme düşülmesi durumunda Gebzespor için artık her şey için çok geç olabilir.
Ve bugün öyle kötü bir tablo var ki, insan ‘Gebzespor nereye gidiyor?’ diye sormadan edemiyor.
Şuan ki görüntü tam olarak iflas eden şirket, batakta olan kurum görüntüsü.
Eyüp Tutçuoğlu üzerinden yaşanan tartışmalarda tam olarak bu görüntünün sonucu.
Gebzespor’da ilk kez bir teknik adam eleştirilip, (haklı-haksız) yerden yere vurulmuyor.
Ancak, gösterilen reaksiyon çok ilginç.
Bir kere şunu belirteyim, Orhan Ken benim dostum, kardeşim gibidir, insan olarak kendisini de çok severim.
Ama Orhan Kardeşim kusura bakmasın Eyüp Tutçuoğlu teknik adamlık konusunda çok daha ileri bir klasmandadır.
Takımın başına geçmesi gereken isim Tutçuoğlumuydu?
Takımın başına geçerken, önden Erol Çağlın’a göz kırpıp, Orhan ile Erol’u karşı karşıya getirip, aradan Eyüp Tutçuoğlu’nu çıkartmak tam bir köylü kurnazlığı ve şu süreçte hiç olmaması gereken Ali Cengiz oyunuydu.
Ben kendisini pek tanımam ama Recep Avcı yönetiminin teknik işlerden sorumlu yöneticisi Ersan bey, bu konuda ne kadar etkindi, kendisi dururken, Eyüp Tutçuoğlu’nun takımın başına geçmesi konusunda neden başka yöneticilerin ismi tartışılıyor? Bunlarda ayrı bir konu.
Ve bugün basın mensupları Gebzespor sevgisinden şüphe duymadığı Recep Avcı Başkan ve yönetimine diyecek söz bulamıyor, haklılıklarını görüyorsa, mevcut kadroyu eleştirecek konum yokken, teknik adam üzerinden eleştiri yapıyorsa bunu da herkes hoş görecek.
Ben eleştirilere katılmadığı gibi yönetimin can siparene savunmaya geçip, bir kavga ortamı, olayı başka yerlere taşıma gayretini de anlamsız buluyorum ve bu dağınık görüntünün de Gebzespor’u iyi bir yere götürmeyeceğini düşünüyorum.
Gebze’de 35 yılım geçti bunun tamamında da Gebzespor hayatımda hep oldu, bir gönül bağım, sarsılmaz bir sevgim var, uzunca bir süredir Gebzespor’u takip etmiyorum ama Gebze’de ki her şeyden çok seviyorum.
Herkes şapkasını önüne koyarak, mevcut bu durumda Gebzespor’un kurtuluşu için ne yapabilirim diye düşünmeli.
Aksi halde gidişat hiç iyi değil.