“Çocuğun daha çok küçük. Bırak, 18 yaşına gelince kendi karar versin” veya “Büyüyünce düzelir” gibi düşüncelerle ameliyat olmaktan kaçınan, hayatının bu travmasıyla yaşamak zorunda kalan binlerce insan var. Halbuki hiçbirine kulak asmamak gerekiyor. Özellikle okul çağındaki çocukların hayatlarında derin izler bırakan, alay konusu haline gelip özgüven eksikliği, içe kapanma, sosyalleşememe gibi sorunlara neden olan kepçe (yelken) kulak deformitesinden kurtulmak çok da zor değil aslında. Oldukça inovatif bir alan olarak dikkat çeken plastik cerrahide, Ataşehir Tıp Merkezi Dermokozmetik ve Estetik Kliniği, Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ercan Cihandide’nin tıp literatürüne de kendi adıyla geçen yöntem, hastaların kepçe kulak sorunundan kurtulmalarını sağlıyor. “Kepçe kulak ameliyatlarında günümüz cerrahi yöntemleriyle, sadece kulak geriye alınmıyor. Aynı zamanda yaşanan travmanın izleri de geri plana alınıyor ve hastalar çok daha mutlu bir şekilde hayatlarına devam ediyorlar” diyen Op. Dr. Ercan Cihandide yöntemin klasik cerrahiden farklarını, uygulama şeklini ve iyileşme sürecini bu yazımızda sizler için paylaşıyor.

MUTLU BİR OKUL HAYATI İÇİN.
Tıbbi bilgiler bize, kulaklarımızın 5,5-6 yaşlarımızda % 97 oranında fizyolojik gelişimlerini tamamladığını gösteriyor. Yani başımız, vücudumuz fizyolojik büyümesini sürdürürken, kulaklarımız neredeyse tüm gelişimini, henüz biz ilkokula başlamadan önce tamamlamış oluyor. Dolayısıyla kulak estetiği için en erken yaş olarak 5,5-6 diyebiliyoruz. Ve bu nedenle 18 yaşına kadar beklemek gerekmiyor. Hatta okul öncesinde yapılan ameliyatla sorunun çözülmesi, okul hayatı boyunca yaşanacak büyük travmayı da önleyecek olması açısından önemli. 

NASIL OLUŞUYOR? 
Kepçe kulak deformitesi aslında anne karnındayken başlayan bir süreç. Yani bebeğin gelişim sürecinde kulağın iç kıvrımının oluşamaması sonucu kulak kıvrımı dışarı doğru ilerliyor. Ayrıca kulağın iç çukurunun da yayvan ve geniş olması, kulağın dışarı doğru kıvrılmasına neden oluyor. İşte kepçe kulak ameliyatı bu iki sorunu çözmek için var; iç kıvrımı oluşturup çukuru küçültmek. Ameliyatın özü bu. Ancak yıllarca uyguladığımız klasik cerrahi, hastaları çok da mutlu etmiyor.

KLASİK CERRAHİDE 3 SORUN 
Klasik cerrahi tekniklerde hasta konforu ve memnuniyeti açısından 3 temel sorun göze çarpıyor; Kulak kıkırdağından dikiş geçirilerek kulağın arkaya yatması sağlanıyor. Ancak en küçük bir travmada dikişler, kıkırdağı kesip kurtuluyor. Kıkırdaktan geçen dikiş deriye çok yakın kaldığı için vücut onu bir süre sonra atmaya çalışıyor. Hatta hasta, eliyle kulağının arkasına dokunduğunda ipler eline gelebiliyor. Ameliyatla geriye yatırılan kulaktaki kıvrılmanın yarattığı gerilim, kıkırdaktan geçen dikişe yük bindirerek o bölgede bir ağrıya sebep oluyor. Kulağın üstüne yatmak bu ağrıyı daha da şiddetlendiriyor. Burada aslında kulak eski haline dönmeye çalışıyor ki, buna “kıkırdak hafızası” deniyor. Yani kulağınızın da doğal bir hafızası var ve adeta klasik yöntemlerle estetiği reddediyor. O halde hem kulağın kabul edeceği hem de hastalara, yukarıda saydığımız üç sorunu mümkün olduğunca yaşatmayacak farklı bir cerrahi yönteme ihtiyaç duyulduğunu söylemek mümkün. 

“FLEP CERRAHİSİYLE” İNOVATİF BİR YÖNTEM 
Canlı dokudan faydalanarak kulağı restore etme, kepçe kulak deformitesinin çözümü için son 50 yıldır uygulanan klasik cerrahiye alternatif olarak uyguladığımız Cihandide yöntemi 11 yıldır kullanılıyor. Tabii bu da cerrahi bir yöntem fakat ameliyat sonrasında klasik yan etkiler ve nüksler görülmüyor. (Rakamlara göre klasik cerrahide yüzde 20 ile yüzde 50 oranında bir nüks söz konusu). 

TEDAVİ ETME İMKANI VAR
Yöntemde aslında kulağın kendi canlı dokusundan faydalanarak bir yol izliyoruz: Kulağın arkasındaki kendi dokusunu hareket ettirerek (flep cerrahisi) kulağın arkaya doğru kıvrılmasını sağlamak ve yatırmak... Narin ve ince bir yapıya sahip olan kıkırdaktan değil, kulağın arkasındaki kalın dokudan dikiş geçiriliyor. Bu arada şunu da hatırlatalım; konuyu popülerize etmek için bazen “dikişsiz 5 dakikada kulak ameliyatı” gibi tabirler kullanılabiliyor. Bu son derece yanıltıcı bir söylem çünkü zaten bu tip kulak ameliyatlarının hepsinde dikiş olduğunu unutmamalıyız. Cihandide yöntemini son 4-5 yıl içinde biraz daha geliştirmemizle birlikte, kulak iç çukurundaki genişlik ve kulak memesindeki dışarı kıvrılma sorunlarını da benzer şekilde tedavi etme imkanı var artık. 

AMELİYAT SÜRECİ 
Ameliyat sonrası yapılacaklar ve rutin kontroller, kepçe kulak ameliyatı için yetişkin hastalara sedasyon uyguluyor ve sonrasında kulak çevresini lokal anesteziyle uyuşturuyoruz. Hasta rahatladığında ise, her bir kulak için 45 dakikalık bir sürede (toplam 1 buçuk saat) ameliyatı tamamlıyoruz.  Çocuklarda genel anestezi yapıyoruz, çünkü hiçbir çocuk bu süre içinde sedasyonla kımıldamadan duramaz. İşlem tamamlandıktan sonraki süreç ise şöyle ilerliyor; 

KONTROLLER 6 AYA KADAR DEVAM EDİYOR
Hastalar odalarına alınıyor. Çocuk hastalar aynı günde taburcu edilebiliyor fakat genellikle bir gün yatış da tercih ediliyor. Yetişkin hastalar ise 2-3 saat içinde taburcu oluyor. Hastaneden çıkarken özel bir bandajlama yapılıyor ve iki gün sonra bandaj açılıyor. Bundan sonra artık hastalar duş dahi alabiliyor. İlk kontrol bir hafta sonra. İlk iki hafta için, hastalar geceleri yatarken özel bir kafa bandı kullanıyor. Çok sıkı olmayan bu bandın görevi, yatma sırasında kulağın olası bir ters yöne kıvrılmasını önlemek. İki haftanın sonunda ise tüm ödemler inmiş ve kulak normal görüntüsüne kavuşmuş oluyor. Hastaların sonraki kontrolleri ise 1., 3. ve 6. aylarda devam ediyor. 

MİNİ BİLGİ 
En çok beyaz ırkta görülen (yüzde 5) kepçe kulakta, anne-baba da bir risk faktörü. Anne ya da babadan birinde kepçe kulak varsa çocuklarında görülme olasılığı da yükseliyor. Pek çok cerrahi ve cerrahi dışı işlemin uzman bir ekip tarafından gerçekleştirilmesi önemli. Hastaların estetik ihtiyacına cevap veren Ataşehir Tıp Merkezi Dermokozmetik ve Estetik Kliniği’ndeki diğer uygulamaları ise şöyle sıralayabiliriz;

CERRAHİ UYGULAMALAR
Kulak estetiği, meme büyütme-küçültme-dikleştirme, burun estetiği, lazer liposuction ile vücut şekillendirme, kol germe, popo kaldırma, yüz germe ve boyun germe, göz kapağı estetiği, karın germe, bacak germe, yağ enjeksiyonları

CERRAHİ DIŞI UYGULAMALAR
CO2 lazer, altın iğne, nem aşısı, gençlik aşısı, saten yüz germe, botoks, dolgu, HIFU (ameliyatsız yüz germe), kök hücre, PRP uygulamaları gibi yüz gençleştirme yöntemleri, profesyonel cilt bakımı, lenf ödem tedavileri, saç ekimi, sakal ekimi, kirpik ekimi ve kirpik şekillendirme, kalıcı makyaj gibi pek çok cerrahi dışı uygulama FDA onaylı cihazlarla ve uzman bir kadroyla yürütülüyor.