CHPKocaeli Milletvekili M. Hilal Kaplan, Meclis Başkanlığına; 20/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede değişiklik yapılmasına dair Kanun Teklifi verdi.Kaplan verdiği kanun teklifinde şu gerekçelere yer verdi;‘’Ülkemizin geleceği olan çocuklarımıza yön veren, onlara iyi bir eğitim vererek güçlü bireyler olmasını sağlayan öğretmenlik mesleğinin birçok sorunu bulunmaktadır. Bu sorunların başını çeken ekonomik sıkıntılar eğitimcilerimizi mesleklerini icra etme noktasında verimsiz bir noktaya taşımaktadır. Öğretmenlerin sorunları içinde yer alan bu konu başlı başına bir problem olarak eğitim emekçilerinin karşısına çıkmaktadır. Bu ekonomik sorunlar karşısında öğretmenlerimiz zorlu mücadeleler vermektedirler.
BORÇ İÇİNDE YAŞIYORLAR
Yapılan araştırmalarda, öğretmenlerin yüzde 81'i kredi kartına borçluyken, yüzde 79'u bankaya, yüzde 41'i esnafa, yüzde 39'unun ise şahıslara borçlu olduğu, yüzde 40'ının ise annesinden ve babasından maddi destek aldığı görülmektedir. Öğretmenlerin asıl işlerinin eğitim olması gerekirken ekonomik zorluklar nedeniyle yüzde 27’si ek iş yapıyor. Yapılan ek işler arasında boya/badana, tamirat, alım-satım, taksicilik/şoförlük, pazarcılık/işportacılık yer alıyor.Öğretmenlik mesleği yetişmekte olan nesli, ailesi, çevresi, milleti, devleti ve vatanı için daima yararlı, yapıcı, yaratıcı iyi bir insan ve iyi bir vatandaş olarak yetiştirme sanatıdır. Öğretmenlerin yetiştirdiği bu insanlar, ailesini ve milletini mutlu kılar, ülkesini kalkındırır, devletini güçlendirir. Milletimizin, ülkemizin ve devletimizin geleceği, ekonomik yönden kalkınması her şeyden önce öğretmenlerin mesleklerinde göstereceği başarıya bağlıdır.Öğretmenlerimizin asli işi çocuklarımızı geleceğe hazırlamaktır! Türkiye'de ne yazık ki öğretmenler asli işlerinin yanında ücret almadan çok iş yapmaktadır. Öğretmenlerin okulda nöbet tutması buna en iyi örnek. İç hukuk ve uluslararası mevzuat buna asla izin vermiyor. Buna rağmen okullarda öğretmenlere nöbet tutturuluyor ve ücrette ödenmiyor. Türkiye’de öğretmenlerin sorunları saymakla bitmiyor. Ama zorunlu ve ücretsiz nöbetler en büyük sıkıntılarının başında geliyor.”dedi.
ÜCRETSİZ NÖBET TUTTURULUYOR
Öğretmenlerin ücretsiz nöbet tutmaya zorlandığını da ifade eden M. Hilal Kaplan, “OECD ülkelerinde öğretmenlerin yıllık çalışma saatleri 1.652 saat, Türkiye’de 1.840 saat. Bu şartlara rağmen öğretmenlerin aldıkları ücret ise çok düşük. Üstüne üstlük OECD ülkelerindeki öğretmenlerden daha fazla çalışan eğitimcilerimiz ücretsiz nöbet tutmaya zorlanmaktadır. Öğretmenlik mesleğinin içinde bulunduğu durum ve sorunlar, Türkiye'nin geleceği bakımından hiç de iç açıcı değildir. Bu sorunların ciddiyetle ve bilimsel olarak ele alınarak öncelik sırasına göre çözümlenmesi gerekmektedir. Okullarda öğretmenler tarafından yerine getirilen nöbet görevinin bir angarya niteliğinden çıkartılarak ücretlendirilmesi ve norma sayılması konusunda 2012 yılından bugüne kadar eğitimciler tarafından çeşitli eylem ve etkinlikler gerçekleştirilmiştir. Nöbet hizmetine karşı olmayan eğitimcilerimiz, öğrenciyi en iyi tanıyan, sorunlara anında müdahale edebilen ve çözüm üreten öğretmenler tarafından yerine getirilmesi gerektiğinin bilincindedirler. Öğretmenlerimizin talebi; yasal dayanağı bulunmayan, sorumluluğu çok fazla olan nöbet hizmetlerinin Anayasamızda yasaklanan bir angarya olmaktan çıkartılarak, ek dersle ücretlendirilmesi ve ders görevinden sayılarak norm kadroyla ilişkilendirilmesidir. Eğitim emekçilerinin tümünün nöbete ücret ödenmesi noktasında ortak kanaatte sahip olduğu görülmektedir. Bu talebin karşılanması için Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından bir yasal düzenleme yapılması ve Milli Eğitim Bakanlığı mevzuatında değişikliğe gidilmesi gerekmektedir. Eğitim emekçilerinin yaptıkları işin karşılığında aldıkları ücretlerin çok düşük olduğu ülkemizde, öğretmenlerimizin gelirine katkı yapacak olan bu talebe duyarsız kalınamaz.
YORUMLAR