Geçenlerde bir yağmur yağdı Gebze’de. İSU’nun ana hat şebekesi patladı. Bu patlayan borular, yolları bile patlattı. Sular kesildi. Bazı mahallelere 1 gün bazılarına 2 gün hiç su verilemedi.
Biraz gerilere gidelim. Kocaeli Büyükşehir belediyesi büyük bir altyapı kampanyası başlatmıştı. Gebze’de yerin altına şu kadar milyon lira gömdük diye reklam afişleri de her tarafı kaplıyordu. Adam haklıymış meğer, gerçekten de milyonlarca lirayı yerin altına gömmüş! Çünkü altta hiçbir şey yok!
Bir zihniyeti var ki her sağanak yağış ve sel felaketlerinde aynı cümleyi ezberlemişler. Doğal afet, takdiri ilahi, belediye ne yapsın!
Yağmur bir doğa olayı, binlerce yıldır yağıyor, yağacak da… Şehri yönetenlerin görevi, şehrin altyapısını buna göre yapmak ve yenilemek.
Yıllık bütçesi 500 milyon liraya yaklaşan Gebze belediyesinin mevcut borcunun da 400 milyon civarında olduğu söyleniyor. 25 yıllık bütçe gelirlerini bir hesaplayın ve halen daha nasıl olur da altyapı sorunları yaşadığımızı düşünün!
Kocaeli büyükşehir belediyesinin en iyi yaptığı şey, şehrin altını boş verip üstüne çiçek böcek dikmek oldu. Her yağışta da şehri sel basıyor!
Kocaeli büyükşehir belediyesinin 6 milyarı aşan borcunu ve milyarlarca liralık gelirini hesaplarsak sanırım israfın ve peşkeşin hangi korkunç boyutlarda olduğunu kestirebiliriz.
Gelelim elektriğe…
Gebze’de sular kesilince, elektrikler de gitti. Sonraki gün yağış olmadığı halde elektrikler yine kesildi. Sonraki gün, yine kesildi!
Elektrik özelleştirildiğinde, SEDAŞ yetkilileri çok büyük yatırımlar yapacaklarını söylüyordu. Ancak görüyoruz ki, dedikleri gibi olmamış! Hala mahalle aralarında, parklarda ve hatta okul bahçelerinde trafolar, sallanan kablolar ve sık sık kesilen elektrik var. Zaman zaman arızalara dayanan bu kesintiler anlaşılabilir ama o zaman şu sorular sorulur, neden bu kadar arıza oluyor? Neden yeterli yatırım yapılmadı ya da yenileştirme çalışmaları yapılmıyor?
Asıl siz Depreme hazır mısınız?
Geçtiğimiz gün 17 Ağustos deprem felaketinin yıl dönümünde bir etkinlik yapıldı. TMMOB, GTO ve Gebze Belediyesi işbirliğinde. Farkındalık yaratmak açısından harika bir etkinlikti ancak katılım çok düşüktü. 350 bin nüfuslu şehirde 350 kişi yoktu!
Etkinliğin sloganı, ‘Depreme hazır mısın?’ Bu soru kime peki? Vatandaşa mı? Bence bu sorunun gerçek muhatabı, bu etkinliği düzenleyenlerdir. Vatandaşın biri çıkıp, ‘Asıl siz hazır mısınız?’ diye sorsa yeriydi.
17 Ağustos depreminden ders alındı mı?
Kaç tane hasarlı ya da riskli yapı var belli mi? Bunlarla ilgili ne yapılması düşünülüyor?
Yeni ruhsat verirken ya da imar planları yapılırken deprem yönetmeliğine uyuluyor mu? Yapılar inşaat aşamasında gerektiği gibi denetleniyor mu? Yoksa partili müteahhitlerin projeleri otoyoldan geçer gibi mi geçiyor meclisten?
Şehrin depreme hazır olup olmadığı konusunda ne tür çalışma yapılıyor?
En önemlisi ise, deprem toplanma merkezi bile yok Gebze’de.
Gebze Ticaret Odası, TMMOB ve Gebze belediyesi ortaklaşa yaptığı bu etkinliğin ardından daha büyük ve somut çalışmalar yapmalı.
Madem ortak çalışabiliyorsunuz, depreme birlikte hazırlanın!
Gebze’ye toplanma merkezi yapın. TMMOB mühendisleri, Gebze’deki binaları denetlesinler, kontrol etsinler. Finansmanını da Gebze belediyesi karşılasın.
İmar projeleri sadece meclis üyeleri ve encümende değil şehrin geleceğini de planlayarak geniş kapsamlı bir konseyde görüşülsün. Bunun adı Gebze Kent Konseyi olabilirdi ama yasal olarak bile olması zorunlu olan konseyin yerinde yeller esiyor.
Ortak akıldan, danışmaktan, birlikte çalışmaktan korkmayın.
Su, elektrik, deprem falan…
Levent Altun yazdı...
26 Ağustos 2019 - 09:52
YORUMLAR