Ordumuza havadan saldırdılar, Ruslar ve Esad’a bağlı birlikler bomba yağdırdı askerlerimizin üzerine…
Canımız yandı, içimiz acıdı, saldırı savaş sebebiydi.
Mehmetler toprağa düştü, bombalarla vuruldu, hazmetmek, kabullenmek öyle zor ki, hafta sonu zehir oldu Türk insanına.
Suriye bizim için bütünüyle bataklıktı zaten, egemen güçlere petrol kuyusu, para anlamına gelen, gövde gösterisi yapıp, güçlerini ispatlayıp, silahlarını denedikleri alan bizim için bütünüyle bataklıktı.
Saplandık kaldık, battıkça batıyoruz.
‘Barış’ götürmek için girdiğimiz yerlerde, çıkan çatışmalar da, mayınlarda, patlamalarda verdiğimiz şehitlerimiz için ‘Vatan sağ olsun’ denebiliyordu.
Fakat bu başka bir şey, ordumuzu direk hedef alan, uçaklarla uğradığımız saldırı, her türlü uluslar arası anlaşmalarda savaş sebebidir.
Askerlerimizin üzerine atılan bombalar, bizim sularımızdan geçerek gitti oraya.
Biz Suriye’de yalnız kalmış tek orduyuz.
Esad güçleri İdlib’de Rusya ile kol kola, başka yerlerde ABD ile…
Suriye’de terör odaklarını koruyan ABD, Avrupa, Esad’ı koruyan Ruslar.
Türkiye yalnızlaştı ve bir çıkmazın içinde.
En başından beri Suriye politikamıza ilişkin yapılacak çok eleştiri, çok yanlış var.
Sınırlarımız önemli, sınır güvenliğimiz elbette ki, yaşamsal öneme sahip ama sınırlarımızı korumak adına attığımız her adım bize şehit ve bozulan başka ilişkiler olarak dönmekte.
Bugün artık geçmişin hataları ile yüzleşme zamanı değil, bugün uğradığımız saldırının karşılığını verme zamanı.
Bu öyle obüs vurduk, iha indirdik, uçak düşürdük, top, tank vurduk demekle alınacak bir karşılık değil.
Saldırıyı içimize sindirmemiz, bir şey olmamış gibi yaşamamız mümkün değil.
Gözlem noktamız, orada ki birliğimiz saldırıya uğramadı, Ülke olarak hedef alındık, içimiz yanıyor, canımız acıyor, bu acının bir karşılığı mutlaka olmalı.
Meseleyi, İktidar, muhalefet çizgisine çekip, ‘açıklama da şu oldu, bu oldu’ gibi kısır çekişmelerin içine de girmemeliyiz, Ülke olarak saldırıya uğradık, Ülke olarak karşısında durup, yanıt vermeliyiz, sonra içimizde ki eleştirileri, hesaplaşmaları yaparız.
Şimdi bir olma, birlik olma günüdür.