17 Ağustos 1999 Büyük Marmara Depreminin 19’uncu yıldönümü nedeniyle TMMOB İl Koordinasyon Kurulu tarafından İzmit Yürüyüş Yolu üzerinde fotoğraf sergisi açıldı. Deprem felaketini unutmamak ve unutturmamak adına bir kısmının oda üyeleri tarafından çekilen 45 fotoğraf vatandaşlar tarafından büyük ilgi gördü. Serginin açılışına CHP Milletvekili Haydar Akar’ın yanı sıra Makine Mühendisleri Odası Başkanı Murat Kürekci, CHP Başkan Vekili Berna Çetin ve vatandaşlar katılım gösterdi.

KİMSENİN BURNU KANAMAZ

Fotoğraf sergisinin açılışında konuşan TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri ve Kocaeli Makine Mühendisleri Başkanı Murat Kürekci, “17 Ağustos depreminin 19’uncu yılını yaşıyoruz. Büyük acılar gören bu kentin bu doğal olayı unutmaması için gerekli dersi çıkartabilmesi için vatandaşların, kurum ve kuruluşların kendilerine ödev çıkartması gerekiyor. Bu doğal olayı unutturmamak adına da bizler kentin en işlek caddesinde fotoğraf sergimizi düzenledik. Bizler TMMOB olarak depremin doğal bir olay olduğunu diğer afetler gibi bir olay olduğunu ama afete dönüşmemesi gerektiğini savunan bir mesleği temsil ediyoruz. Mühendislik ve mimarlık disiplinleri insan odaklı meslek disiplinleridir. Bizde insanların en konforlu ve en güvenlikli yaşayabilecekleri çalışmaları yapmak zorundayız. Umarız bundan sonra yaşanacak depremlerde hiç kimsenin burnu bile kanamaz” ifadelerini kullandı.

SON DEPREM DEĞİL

Kürekci’nin ardından sözü alan CHP Milletvekili Haydar Akar, “17 Ağustos 1999 depremi Ülkemizin son yüzyılda yaşadığı en büyük depremlerden bir tanesi ancak son deprem değil. Acaba depreme hazırlıklı mıyız değil miyiz? Bunu tartışmamış gereken bir dönemde farklı konuları konuşuyoruz. Her yıl anma törenleri yapıyoruz ama ne tedbir almamız gerekiyor bunu konuşmuyoruz. Geçen süreç içerisinde birçok kanun çıktı bunlardan bir tanesi de kentsel dönüşüm kanunuydu. Ancak bu kanundan en az yararlanan kent Kocaeli olmuştur. Kocaeli’nde halen 4 bine yakın konut ağır hasarlı olmasına rağmen onarılmış ve oturma izinleri devam ediyor” ifadelerini kullandı.

RANTSAL DÖNÜŞÜM

Konuşmalarının devamında Akar, “Genellik bu tip dairelerde ev sahipleri değil kiracılar ve öğrenciler oturuyor. Ben bu evleri tabut evler olarak nitelendiriyorum. Yeniden böyle bir felaket ile karşı karşıya kalmamız durumunda ortaya çıkacak acılar daha büyük olacaktır. Bu yüzden bu kenti yönetenlerin bu hasarları binaları yıkması ve yeniden dönüştürmesi gerekmektedir. Deprem insanları öldürmez, insanları öldüren plansız yapılan konutlardır. Maalesef ülkemizde bu konuda hiçbir çalışma yoktur. Kentsel dönüşüm rantsal dönüşüme dönmüştür” diye belirtti.