15 Temmuz nedir?
Vatanseverlik kisvesi altında, Vatan’a ihanet eden Kenan Evren ve emrindeki askerlerin 12 Eylül darbesi, Türkiye’ye çok şeyler kaybettirdi.
Biraz sağdan, biraz soldan denerek, kardeşi kardeşe düşüren hain eller, gencecik fidanlara kıydılar.
CIA’nın Türkiye şefi, ABD Başkanına ‘bizim çocuklar başardı’ diye müjde veriyordu.
O hain ellerin 15 Temmuz 2016’da ki maşası ise FETÖ idi.
Onların çocukları, o çocukları 15 Temmuz’da da başarmış olsa, bugün nasıl bir Ülke olurduk, Cumhuriyet yaşıyor olurmuydu, bunu kestirmek çok zor.
Türk insanı 15 Temmuz gecesi, renklere, kimliklere, siyasi düşüncelere, inançlara bakılmaksızın, tek yürek oldu, darbecilere, hainlere geçit vermedi.
Henüz, hainlerin kimler olduğu, ne yapılmak istendiği ve ne kadar güçlü bir yapının olduğu tam anlaşılmamışken, insanlar sokaklarda idi.
Gebze Kent Meydanı, siyasi partilerin önleri insan doluydu.
Yurdun bir çok kentinde olduğu gibi Gebze’de ayaktaydı ve aslan yürekli Gebzeli gençler, Vatan için can vermeye, can almaya hazırdı.
Şehitlerimiz ve Gazilerimiz var, Şehitlerimize Allah’dan rahmet, Gazilerimize sağlık diliyoruz.
Hainler, emellerine ulaşamadılar, darbe girişimleri geri püskürtüldü ama o kalkışma Türkiye’ye çok pahalıya patladı.
Başta emniyet ve yargı olmak üzere, yaşamın her alanına sızmış FETÖ’cüleri hem temizlemek, hem de yerlerini doldurmak çok zor oldu, henüz tam olarak toparlanma sağlandığı bile söylenemez.
Gebze’de neredeyse rütbeli polis kalmadı, göreve yeni başlamış gençlerle bir çok iş yürütüldü.
FETÖ’cüyü yargılayan hakim, savcının da FETÖ’cü çıktığı dönemler yaşandı.
Bu süreçte haksızlığa uğrayanlar, hak etmediği halde yargılanan, suçlananlarda oldu, ihanet şebekesi içinde bulunduğu halde, kendisine ilişilmeyenlerde…
Öyle sancılı süreçlerden geçtik ki, böylesi bir illeti temizlemek, izlerini silmek, tüm kılcal damarlarına ulaşmak o kadar kolay değildi, zaman alacağı belliydi.
Çok şükür ki, Türkiye Cumhuriyeti dimdik ayakta ve hainlerle mücadelesi kararlı bir şekilde sürmekte.
Peki 15 Temmuz gerçekte nedir?
Resmi tatil olarak kutlanıyor, bazı yerlerde ki adı, ‘anma etkinliği’, ‘saygı günü’, bazı yerlerde ise ‘bayram’ olarak adlandırılıyor.
Tam adı, ‘15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ olarak açıklandı.
Şehitlikleri ziyaret, istiklal marşı, anma etkinliği tamam ama sonrasında eğlenceli konserler de var.
Bu sadece Gebze’ye özgü değil, genel olarak böylesi bir ‘ilginç’ programlar var.
Şehitlerimizi anıyor, dualar ediyor, hainleri lanetliyoruz ama neden sonra şarkılı-türkülü eğlence ile olaya bir bayram havası katıyoruz…
15 Temmuz asla unutulmaması gereken, unutmamız ve her zaman hatırlayıp, dersler çıkartmamız gereken bir gün.
Kesinlikle, kutlamalar, şarkılar-türküler söylenip, eğlenilecek bir gün değil.
Ve bana göre 15 Temmuz anmaları, sportif etkinliklerle, yarışmalar ve söyleşilerle yapılır, yapılmalı.
YORUMLAR