Amca, sen kimin tetikçisisin

Amca, sen kimin tetikçisisin
Kendisi de zaten yazılarında ifade etmiş, ‘bazı dostları’ bilgiler getirmiş, yazıyı patlatınca da, sürekli benzer bilgi akışı devam etmiş…
Yani, silahı eline vermiş, mermileri de tutuşturmuş, hedef göstermişler, amcam da saydırmışta, saydırmış…
Aksi olsa, yarım asırdan fazladır gazetecilik yapan bir isim, 15 yıl önce Vekil olmuş, 16 yıl önce belediye başkanı, sonrasında da üçüncü döneminde Milletvekili olmuş isimlerin, diplomasını bugün gündem yapmazdı.
Genç bir gazeteci olsa, ‘hadi gaza geldi, ne yazdığının farkında değil’ dersiniz de, bunca yılın tecrübesi, kendisini komik duruma düşürecek yazıları kaleme alıyorsa, burada art niyet ararsınız.
Burada ki asıl rahatsızlık, Gebze Bölgesi’nin yavaş yavaş AK Parti siyasetinde etkili olmasıdır.
Cemil Yaman’ın Vekillikte üçüncü dönemine giriyor olması, Mehmet Ali Okur’un, sadece bir dönem Milletvekilliği yaptığı halde, MKYK’ya seçilmesi, Gebze Bölgesi’nden yıllar sonra seçilecek yerden ikinci bir isme de yer vermesi gibi durumlar belli ki, İzmit Lobisi’ni çok rahatsız etmiş.
Mesele, Gebze-İzmit arasında ki rekabet olunca, mevki-makamı, siyasi görüşü fark etmeksizin, İzmit bir ve bütün olarak, saldırıya geçebiliyor.
MKYK’ya giren Mehmet Ali Okur’un, başarısından rahatsız olan, ‘Kocaeli’de AK Parti siyasetine yön veriyor’ diye kendisine dert edinen amcamız, AK Parti’nin karşısında olan bir isim, sana sormazlar mı, ‘hayırdır amca?’, Kocaeli’de AK Parti’yi dizayn eden kimse kim, sanane ki, sen yapılan ve yapılmayanlar bakar, eleştirini sıralarsın…
Kocaeli’de AK Parti’yi Ali dizayn etse ne olur, Veli, Ahmet yada Mehmet etse ne olur?, yani senin için ne fark eder…
Belli ki, rahatsızlık Gebze Bölgesi’nin Kocaeli’de ki etkinliğinin artması.
Birileri öyle güzel gaza getirmiş, öyle beslemiş ki, amcam seriye bağlamış, Mehmet Ali Okur, Cemil Yaman, Şevki Demirci, aklı sıra hepsini patlatmış!..
Mehmet Ali Okur’u hiç tanımadığını belirtmiş, o kadar belli ki tanımadığı, tanısa Mehmet Ali Okur’un, samimiyetini, kentimiz için çabasını ve ne kadar çalışkan bir isim olduğunu bilirdi.
O Mehmet Ali Okur ki, hiç öyle sıradan, etliye-sütlüye karışmayan Vekil olmadı, Gebze’de bir spor müdürlüğü için bile çok ciddi mücadele verip, bölgemizin en güçlü lobisini hiç düşünmeden karşısına almıştır, doğru bildiğinden sayın Okur’u döndürmek imkansıza yakındır.
Mehmet Ali Okur, bugün bulunduğu yere tırnakları ile kazıyarak, çok çalışarak, sonra yine çalışarak, sonra da çalışarak gelmiş bir isimdir.
Vekil olduğu zaman ticaretini sonlandırmış, tüm zamanını siyasete ayırmış bir isim sayın Okur, Vekillikten sonra da, aynı şekilde, tüm zamanını partisine hizmete, siyasete ayırmış örnek bir isimdir.
Yıllarca, Genel Merkez ne istediyse onu yaptı, şurada bölge sorumlusu, burada seçim koordinatörü, Türkiye’nin neresinde partisi ne görev verdiyse koşarak gitti ve her görevin de üstesinden geldi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Danışmanlığı da yapan Okur, 2018 yılında MARTEK A. Ş Genel Müdürü oldu.
Bu görevin tanımını bilmeyenler, ‘Okur’u bilimsel araştırmaların başına geçmiş, bilim insanlarını yöneten’ bir konumda sanıyor olabilir ama Okur’un Genel Müdürlüğü bu alanların hiçbirini kapsamıyor.
Mehmet Ali Okur, A.Ş’nin başına geçerek, MARTEK’in daha geniş kesimlere hizmet etmesi için görev almıştır.
…Ve muhterem amcamız bir gün zahmet edip, MARTEK’i ziyaret ederse sayın Okur’dan sonra, bu alanda ne gibi değişimler ve gelişimler olmuş, bizzat görme şansı yakalamış olur ve eminim ki, küçük dilini yutardı.
O kuluçka merkezlerini, o genç beyinlerin, çalışmak ve üretmek için nasıl rahat ve konforlu alanlara sahip olduklarını görmek, o bölgede hizmet sektörünün ne denli geliştiğini gözlemlemek için mutlaka gidip, gezip, görmek gerek.
Hiç öyle dert, tasa etmeyin, randevu almanıza, bilgi vermenize gerek yok, Okur, MARTEK’in kapılarını tüm vatandaşlara sonuna kadar açmış durumda, gitmek, gezmek, görmek, öğrenmek serbest.
‘Araba kullanmak için diploma değil, ehliyet gerekir ya’, Mehmet Ali Okur’un, siyasetin de, ticaretinde ve üstlendiği diğer görevlerde, kapıları açan diploması değil, emeği, çabası, çalışkanlığı ve kişisel becerileri olmuştur.
20 yıldır Gebze Bölgesi’ne hizmet eden ve geniş kesimler tarafından sevilen, başarıları her ortamda taktirle karşılanan Mehmet Ali Okur, eski Vekil olarak MKYK’a seçildi diye rahatsız olmuşsunuz belli ki, vuracak yer aramışsınız, kin ve öfke dolu yaklaşım göstermişsiniz ama, bakın bir tane yolsuzluk, FETÖ bağı ve benzer bir defo bulamamış, diploma dan yürümeye çalışmışsınız.
Siyaseti ve ticareti diploma yapıyor olsa, bugün kafelerde milyon tane, mühendis, iktisat, işletme, hatta hukuk mezunu genç olmazdı.
Ve ‘sahte, sahte’ diye avaz, avaz bağırdığın diplomaların sahte olmadığını sende çok iyi biliyorsun tetikçi amca, öyle bir diploma alma şekli var ve o diplomaların Türkiye’de denkliği yok, zaten ne sayın Okur, ne Şevki Demirci, ne de Cemil Yaman o diplomalarla, memuriyete, öğretim görevlisi olmaya, bankaya falan iş başvurusunda bulunmamışlar, siyaseten gösterdikleri başarının, bir detaya takılmaması için, emek edip, çaba gösterip, diploma almışlar.
Sahtecilik suçlamanla ilgili neden yargı yoluna başvurmadıklarını sorguladığımızda ise şöyle bir bakış açısı ile karşılaştık, ‘cezai ehliyeti olmayacak yaşa yakın, yaşlı bir adamı Adliyelerle, Karakollarla yormayalım’ gibi naif bir düşünceye sahip her bir isim.