Son haftaya girilirken, artık etrafındaki yalaka tayfası ayıklanmıştı.
Pazar günü Kocaeli’de Saadet, İstanbul’da Cumhur’un mitingi vardı, oyunun rengi belli olanlarda o alanda yoktu.
20 Ocak’ta anlaşmalar yeni olduğu için, sıcak paranın akacağı dönemde bulunduğu için mitingi 50 civarında basın mensubu takip etmişti.
Ertesi gün de gazetelerin tamamına yakınında manşetteydi.
24 Mart’da yaptığı mitingde gazeteci sayısı da azılmıştı.
Oysa o gazetelerin bir çoğu tarihlerinin en önemli reklam anlaşmasını yapmışlardı.
Bağımsız aday Serap Çakır’ın çalışma grubunda da sıkıntılar yaşanmıştı ki, iç çekişmelerini seçim sahasına yansıtanlar da yoktu.
Serap Çakır, 2 aylık bir saha çalışması sonrasında, evlerine konuk olup yüreklerine dokunabildiklerini Milli İrade Kent Meydanı’na toplamıştı.
İlker Çakır’ı makamında ziyaret edip, yüz binin üstünde oydan söz edenler, kişisel hedeflerine ulaşamadıkları için sağda-solda 20 binin altında kalacağını söyleyerek, gemiyi çoktan terk etmişlerdi.
İlker Çakır, eşine tam destek, her türlü arkasında o gün öyle İlker Çakır’ı sevenler falan da değil sadece yürekli bir kadına inananlar vardı.
Mitinge gelenler, Serap Çakır’a destek verenler, Gebze’nin Bağımsızlık mücadelesine inananlardı.
Mitingde görülen ise çıkar gruplarının çoktan Serap Çakır’ın kaldırdığı bağımsızlık treninden indikleri idi.
Yola çıkarken, ‘bu kez kendinize oy verin’ demişti Serap Çakır, bir alternatif sunmuştu, bir bağımsızlık treni kaldırmıştı.
İlker Çakır etkisi ile bu trene atlayanlar, kişisel menfaatleri karşılık bulmayınca, dağıldılar, yok oldular.
Bu trenden inenler, olayı sadece şöyle görmemeli, Serap Çakır başkan seçilirse bunlar ekipte yer bulamayacak...
Bugün bu ekibe sırtını dönenler bir daha İlker Çakır ile çıkarları doğrultusunda bağ kuramayacaklar…
Bunların hiçbirinin önemi yok.
Gebze sizleri görüyor, yüzlerinizi, yüzlerinizin ardında sakladıklarınızı da görmüş oluyor.
Sizlerin nasıl çıkarcı ve menfaatçi olduğunuz belgeleniyor.
Yarın içinde yer alacağınız her olmuşumda bugün yaptığınız manevralar karşınıza çıkacak.
Bağımsızlık treni Serap yada İlker meselesi değil, bu Gebze’nin meselesi ve 24 Mart’da alanı dolduranlar bu inançla oradaydı, yarın da sandığı giderek Serap Çakır’ı tercih edenler, bu bilinçle tercih edecekler.
İlker Çakır-Serap Çakır için avuçlarını yırtarcasına alkış tutanlar, etrafındaki kuru kalabalıklar değil, Gebze’nin sessiz çoğunluğu, Gebze bilinci ile hareket edenler oy verecektir.
YORUMLAR