‘Ben Kemal’ gidiyorum
Bu gidiş başarısızlıkların, üst üste kaybedilen seçimlerin bir sonucu da olmayabilir, ama bazen gitmesini bilmek gerek.
‘Kemal Kılıçdaroğlu başarısız bir ana muhalefet lideri olduğu için mi Recep Tayyip Erdoğan 21 yıldır iktidar’ yoksa, ‘Recep Tayyip Erdoğan gibi güçlü bir lider, Kılıçdaroğlu gibi bir ana muhalefet lideri olduğu için mi Büyükşehirleri kaybetti, son seçimde kıl payı kaybetmekten kurtuldu’ bu görüşlerin hepsi tartışılabilir, her birinin de doğru-haklı yanları vardır, ama bazen kan değişimi şarttır, zorunluluktur, gitmek gerekir.
‘Ben Kemal geliyorum’ sloganı çok tuttu, umut verdi, Kemal Kılıçdaroğlu bu umudu yeşertmek için, birilerine göre ‘büyük hata’, birilerine göre ‘özverili’ hamleler yaptı.
Çapı belli olmayan, duruşu olmayan, var olup olmayacağı bilinmeyen partilere, kişilere büyük payeler verdi, tabanını karşısına almak pahasına bunu yaptı.
Doğrusunu mu yaptı?, yanlış mı yaptı?
Bunları da CHP kendi içinde tartışıyordur.
Ama işte gitmek için doğru-yanlışa bakmaksızın bazen öylece gitmek gerekir.
CHP, bir çok ilkesinden, duruşundan vaz geçti, taviz gösterdi.
Mahkemelik olduğu, onlarca gencine, başkanına ceza verdiren eski Başbakanla güç birliği yaptı, o gençlerin ne hissettiğine bakmaksızın.
Grup deneyimini yaşasın diye milletvekili verdiği parti liderinin masasını tekmelemesine bile ses etmedi Kılıçdaroğlu.
Tek hedef vardı, mevcut iktidarı devirmek, ama olmadı, tüm tavizlere rağmen başarılamadı.
Bu noktada değişim devreye girer.
Yerel seçimler bahane ediliyor, partinin kurmayları, hatta parti tabanı da yerel seçimlere kadar Kılıçdaroğlu’nun liderliğini istiyor.
Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlık koltuğunda kalması demek, İl ve İlçelerde de yönetimlerin devamı ve bu yönetimlerin başkan adaylarını belirlemesi demek oluyor, bu nedenle elbette ki mevcut delegasyon ve parti teşkilatları devam kararının arkasındalar.
Seçim sonuçlarını bir futbol maçına benzetirken, şunu söylemiştik, kaybedilen maç sonrası, hakem hatası, kaçan goller, kendi kalesini atılan goller gibi öyle haklı mazeretler sunulur ki, kaybedenin aslında kazanmayı çok hak ettiğini sanabilirsiniz.
Ama işte sonuç değişmiyor, kaybedeni değil, tarih kazanını yazıyor.
CHP, bugün artık korkusuzca, büyük bir cesaret ve özveri örneği göstererek değişmelidir, kökten değişimi seçmelidir.
…Ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün artık direk söylemesi gereken söz, ‘ben Kemal gidiyorum’ olmalı.
Tüm hesap-kitaplar, doğru-yanlışlar bir yana Sayın Kılıçdaroğlu 75 yaşında olduğu için artık köşesine çekilmeli.
Yani sevgili dedem, bazen gitmek gerek…
YORUMLAR