Demokrasiyi değil, dayatmayı seviyoruz…
Reklam
Reklam
Caner Pesen

Caner Pesen

Yeni süreç!

Demokrasiyi değil, dayatmayı seviyoruz…

04 Temmuz 2017 - 12:28

AK Parti’de kongrelerin takvimi belli oldu. Buna göre, bu ayın sonuna kadar İlçelerde delegeler seçilecek.

12 İlçe’de toplam 4 bin 800 delege seçilecek ve bu delegelerin İlçe kongrelerinde oy hakkı olacak, başkan ve yönetimi seçecekler.

Yani en azından bunun için seçiliyor, delegeler.

Kongre takvimini açıklayan İl Başkanı Şemsettin Ceyhan, kongre sürecini, seçilecek delegelerin, seçilme kriterlerini açıklarken, şunu da ekliyordu, “hedefimiz tek liste ile seçimlere gitmek”

Ne demek, kongreleri tek liste ile yapmak, genel merkezin onayladığı başkan ve yönetim kurulunun, delegelerin onayına sunulup, bir nevi atamalarını resmileştirmek.

Yani seçilen delegeye, seçilmesi için başkan ve yönetim kurulu dayatmak.

Aksi olursa…

İlçelerde genel merkezce belirlenen listenin karşısında yer alacak bir liste olursa ve delegeler oylarını bu listeden yana kullanırsa, ne olur?

Hiçte güzel şeyler olmaz.

Bir kere bu cesareti gösteren başkan adayı ve yönetim kurulu listesinin başına gelmedik kalmaz ve seçilseler dahi, onay alıp, başkanlık koltuğuna oturamazlar.

Bu durum şimdiye kadar değişmedi, değişmezde.

Hal durum böyle iken, delege seçimlerinin anlamı ne?

Bu da ayrı bir tartışma konusu.

Ancak, şu var ki, İlçe Başkanlarını, dayatma ve atama yöntemi ile belirleyen AK Parti, 15 yıldır bu izlediği yolda, Türk siyasi tarihinde ki en büyük başarıyı elde etmiştir.

Yönetimlerine ve belediye meclislerine, daha demokratik yollarla aday ve isim belirleyen partilerden daha nitelikli isimleri yerleştirmiştir.

Yada en azından parti adına daha az sorun yaşadığı isimlerle yola devam etmiştir.

İlk bakışta, AK Parti’de parti içi demokrasinin işlemediği ve böyle bir durumun asla söz konusu olmadığı, olamayacağı görülüyor.

Delege seçiminin anlamsız ve önemsiz olduğu gözleniyor.

Ancak, genel sonuçlara bakıldığında, Belediye Başkanı, Meclis Üyesi, İlçe Başkanı ve İlçe Yöneticilerini sandık kurarak, demokratik bir şekilde seçen partilerle kıyasladığında, AK Parti adına olumlu sonuçlar gözlemliyorsunuz.

Hem sandıkta alınan oy, hem de parti içinde ki birlik adına bu dayatma sistem daha iyi sonuçlar veriyor gibi.

Bu büyük resme bakıldığında da, halkımız demokrasiden çok dayatmadan yana diye düşünüyor insan.

Yani, galiba, demokrasiyi değil, dayatmayı daha çok seviyoruz.

YORUMLAR

  • 0 Yorum