Cumhuriyet tarihinin, en büyük ihanetini yaşadık, 15 Temmuz gecesi.
Kan emici Emperyalist güçlerin, Ülkemizde ki uşakları, darbe girişiminde bulundu.
Türk Halkı’nın cesaret ve kararlılığı darbeyi püskürtürken, hesap sorma süreci başladı.
Elbette, görülmemiş bir ihanet yaşanmış, boyutları çok büyük bir kalkışmaydı bu.
Mücadele sürecinin de sancılı olacağı açıktı.
Nitekim de öyle oldu.
KHK ile tüm yetkileri eline alan Devlet gücü, özellikle Devlet içindeki hainleri tespit etmek için, meslekten ihraç edip, önlemini aldı.
Bunu yaparken, belli kriterler bir takım veriler vardı ve yine böylesi hassas bir sürecin gereği, ‘kurunun yanında yaşta yanıyordu’
Bu kapsamda ki bir ihanet çetesinin çökertilme sürecinde bu tip eksiklerin yaşanması olasıydı.
İlk adımlar atılırken, savunma hakkı, işin sulanmasına neden olacak, yasal düzenlemeler yok sayılmıştı.
Hukukun temel kuramı, ‘suçluluğu ispat edilene kadar, herkes suçsuzdur’ ilkesi bile yok sayılarak, adımlar atıldı. Bu ihanet karşısında bu kaçınılmazdı.
Şimdi, bu mağduriyetleri ortadan kaldıracak, en azından savunmanın yapılabileceği, yeniden yargılanma süreci başlıyor.
Hükümet, ilk adımdan sonra, ‘kurunun yanında ki yaşları ayıklamak için’ bu adımı attı.
Biraz süreç uzasa da, bu süreçte mağduriyetler yaşansa da, adaletin tecelli etmesi için yeni bir sayfa açıldı.
İnşallah, bu süreç sağlıklı ilerler ve bu hainlerin yanında, suçsuz kimse ceza çekmemiş olur.
Bir yandan da, devam eden soruşturma süreci var.
Dışarı da bir tek FETÖ’cünün kalmaması için inceleme, araştırma operasyon süreci devam ediyor.
Asıl önemli olan da bu süreç.
Devlet içinde ki kadrolaşma dağıtılınca, bu süreç daha doğru ilerleyecektir.
FETÖ’cü haini, yakalaması için FETÖ’cü asker-polis iş başında olmayacak. Yine bu FETÖ’cüyü koruyacak Savcı, Hakim olmayacak.
Hiç kıpraşmayın, adalet mekanizması belki biraz yavaş işliyor, ama işliyor. KHK’lar da bu süreci size ulaşacak kadar hızlandırmamıştır. Ama ha içerde ha dışarıda, zaten diken üstündesiniz, zaten yatakta üç kişisin (Yusuf yusufla berabersin) ne zaman deşifre olacaksın diye panik halinde, huzursuzsun. Sana rahat yok, adalet gelip yakana yapışacak, hesabını vereceksin.
Öyle, FETÖ karşıtıymış gibi demeçler vermek, sosyal medya paylaşımlarında bulunmak, 15 Temmuz şehit ailelerine, gazilere desteklerde kurtarmaz seni, bu Ülke’ye ihanetin cezası mutlak ödenecek.
Dışarı da bir tek FETÖ’cü kalmayana kadar mücadele sürecek.
Basın bunu takip edecek.
Vatanperverler bu mücadeleden asla vaz geçmeyecek.
Ama en önemlisi Devlet gücü, Hükümet, Adalet mekanizması, hiç ara vermeden, dinlenmeden, yorgunluk hissiyatı duymadan, bu mücadeleyi sürdürmeli.
Adı her kimse, mevkisi, makamı, gücü her ne ise dışarıda bir tek FETÖ’cü kalmayana kadar mücadele kararlılıkla sürmeli.
YORUMLAR