Dostlarıma yakışır genel kurul

Dostlarıma yakışır genel kurul
Gazetecilik zor meslektir, her zaman dikkatli ve özenli olmanız gerekir, ciddi sorumluluk isteyen meslektir, halkın haber alma hakkını gözetmekle sorumlusunuz, bu sorumluluk sizi zaman zaman en sevdiğiniz kişilerle de karşı karşıya getirebilir.
Siz, sorumluluk duygusu ve aynı zamanda da ekmeğiniz için mücadele edip, koştururken, başınıza her türlü kaza-bela gelebilir, saldırıya uğramanız da, hakaretler duymanızı da her zaman ihtimal dahilindedir.
Çok zor meslektir gazetecilik, Gebze’de gazeteci olmak, Gebze’de gazetecilik yapmak çok daha zordur.
Bu zor mesleği, bu zor kentte 30 yılı aşkındır yapmaktayız, kırdıklarımız, kırıldıklarımız da oldu ama çok şükür ki, saldırı ya da benzer olumsuzluklar yaşamadık.
Gazetecilik mesleğini bu kentte 30 yıldır birlikte yaptığımız çok sayıda meslektaşımız, arkadaşımız var, ama birileri var ki, onlar bizim ne meslektaşımız, ne meslek odamızın yöneticisi, ne de meslekte etkilenip, etkileştiğimizdir, bazıları bizim gerçek dostumuz, kan bağımızın olmadığı kardeşlerimizdir.
Ahmet Oğuz ile Levent Altun gibi.
Levent Altun, hem mahalle arkadaşımdır, hem de lise çağından beri dostluğumuzun olduğu bir isimdir.
Yarım asırlık ömrümün sanırım ki tamamında Levent Altun vardı, neler yaşadık, neler paylaştık, bu kadar yoğun paylaşımın olup ta bir kere bile kırgınlığın, küslüğün olmaması bile başlı başına önemli bir durumken, çok açık ve gayet gururla söylüyorum ki, Levent Altun dostum, meslektaşım değil, kardeşimdir.
Ahmet Oğuz, bu kentin asi çocuğudur, eğitim hayatını bitirip, kardeşleriyle ticaret yapmak yerine, gazeteci olmaya karar verdiğinde yolumuz kesişti, o zamanlar da aynı dik başlı, açık sözlü, gözü karaydı, biraz tembellik vardı, o özelliklerinin hepsi hala var.
Biraz da Karslılık damarı, hemşeri sevgisi güçlüdür, öyle Kars bağı mı, ortak tanıdıklar mı, mesleki olarak taktir mi?, tam sebebini, niyesini hatırlamıyorum, bilmiyorum, hiç de konuşmadık, zaten bir önemi de yok.
Sağ olsun Ahmet Oğuz, bizi abisi belledi, her zamanda bu yakınlığını, saygısını korudu.
Bize zaman zaman yol gösteren, gerektiğinde bizim için kavga eden, lafını kimseden esirgemeyen olsa da, abi-kardeş çizgisini de her daim muhafaza etti, biz de kendisini hiçbir zaman kardeşimizden ayırmadık.
İki kardeşim, dostum, geçtiğimiz gün Gebze Gazeteciler Cemiyeti’nin genel kurulunu gerçekleştirdiler.
82 (sayıyı kessss) üyesi olan ve üyelerinin tamamı gazetecilerden oluşan Cemiyet’in genel kurulunda, iki dostumla gurur duydum, Ahmet Oğuz, “görevi teslim etmiyorum, birlikteydik, birlikte yolumuza devam ediyoruz” derken, Levent Altun da, “mesleğimize ve meslektaşlarımıza hizmet etme noktasında, biriz ve beraberiz” dedi.
Öyle ki, Gebze Gazeteciler Cemiyeti için çok değerli ve önemli olan, mesleğimize ve meslektaşlarımıza her daim ciddi katkılar sunan TGF Başkanı Yılmaz Karaca, yönettiği en centilmen, en nazik genel kurul olduğunu defalarca tekrar etmekten kendisini alamadı.
Kol kola geldikleri salondan, kol kola çıktı dostlarım, kardeşlerim, meslek, meslektaşlar adına da önemliydi ama ben kardeşlerimin bu örnek tutumu ile gurur duydum.
Dostlarımın olduğu cemiyetin elbette ki, her daim içindeydim, elbette ki her zaman kardeşlerimizle birlikteydik, bu kez aktif olarak yönetimde de bulunmamızı istediler, eee kardeş demişiz istenince de yapmak gerekirdi.