Dün Gebze’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 94. Yıldönümü idi. Ve bu güne ilişkin yazımızda, Gebze’nin ne yazık ki, kendini Gebzeli gibi gören yönetici sayısının az olduğunu ve Gebzelilik bilincinin gelişmediğini vurgulamıştık.
Bu tespitin doğruluğu bir çok kesim tarafından belirtildi. Gebze sevdalısı bir çok isimle bu görüşte birleşiyor ve birlikte üzüntü duyuyoruz.
Gebze’de, bırakın üst düzey brokratı, bir camiye imam dahi atansa, ilk merak edilen, ‘nereli’ olduğudur.
Siyasette yada brökrasi de öncelik, memleket olmuştur.
Gebze’de kent bilincine de, Gebzelilik ruhuna da önemli katkılar sunacağını gözlemlediğimiz, Gebze’nin artık en önemli kurumlarından birisi olduğunu herkesimin kabul ettiği Gebze Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Haluk Görgün’ün nereli olduğunu bilen var mı?
Yada, hiç öyle hemşeri ziyareti, hemşeri ayrıcalığı GTÜ’de konuşuluyor mu?
Sadece bu özelliği bile Haluk Görgün’ü, brokrat olarak bir adım öne çıkartıyor.
Ama bu kadarla sınırlı değil Görgün’ü Gebzeli yapan etken.
İlk üniversite kurulduğu dönemde, ‘Gebze Yüksek Teknoloji idi, Gebze Üniversitesi’ oldu. TÜBİTAK ve diğer kurumlar gibi Gebze’de hizmet veriyor. Adı Gebze ama Gebze’ye uzak bir kurum olacağı’ intibası vardı.
Haluk Görgün, bu düşünceyi kısa sürede yerle bir etti.
GTÜ’yü Gebze ile bütünleştirdi.
Bunda kurumun tüm çalışanları ile elde ettikleri başarıların, geliştirilen projelerin mutlaka katkısı, etkisi vardır. Ancak özelde sayın Görgün’ün kişisel katkı ve çabaları büyük.
İnanılmaz bir enerji.
Ve bir o kadar mütevazi.
Bir çok yere yetişiyor.
GTÜ’yü, kısa sürede Üniversiteler arasında saygın bir yere taşıdı.
Savunma alanında ki çalışmaları ve Sanayiye yönelik iş birliği projeleri çığır açacak türden.
Gebze’de davet edildiği her yerde kendisini görmek mümkün.
Özelikle de Gebzespor maçlarında ki samimi tavrı taktirle karşılanıyor. Formasını giyip, koşuyor maça.
Gebzespor formasını giydiği iki maçta Menekşe 6 puan aldı.
Gebze tribünleri Gebzespor formasına saygı gösteren, o formayı severek sırtında taşıyan herkesi, ‘Gebzeli’ olarak alkışlar.
Yakın bir maçta tribünler ‘Gebzeli Haluk’ diye tempo tutarsa şaşırmayız.
Çünkü, rektörümüz gerçek bir Gebzeli.
Ne kadar zamandır Gebze’de?
Gebze’de mi oturuyor? Gibi soruların hiçbiri aklımıza gelmeden, rektörümüzü Gebzeli Haluk olarak benimsedik. Çünkü, duruşu ve yaptıkları bunu gösteriyor.
25. Görkem Çiler Kurumsal Basın Turnuvası kura çekilişinde, davetlilere Gebze Teknik Üniversetisi yazısını gösterdi. “Bakın” dedi. “Bu üniversite Gebze adını taşıyor. Sizin Üniversiteniz” diyerek cümlesine başladı. Bunu sadece söylem olarak yapmadığını, Gebze’de ki mesaisi süresince gördük. Sayın rektör, eylem ve duruş olarak ta, GTÜ’yü Gebze’nin Üniversitesi yaptı.
Başarılarıyla gurur duyuyor, atılan her olumlu adımda, elde edilen her başarıda Gebze Teknik Üniversitesi adını gördüğümüzde ve Gebze isminin öne çekildiğine şahit oldukça, Gebzelilik bilincinin aşılanacağı ve Gebze’nin işgalden kurtulacağı umudumuz artıyor.
Son olarak şunu belirtelim, GTÜ’nün rektörü olması için birileri hemşeri lobisi yaparak, kendilerine yakın bir ismin atanması için çok çaba harcamıştı. Şimdi O isim nerde? Ve bu ismin GTÜ rektörü olması için kulis yapan hemşerileri ne düşünüyor? Merak ettik doğrusu.
YORUMLAR