Ramazan ayının, güzelliklerinden birisi de, yardımlaşmak ve paylaşmaktır.
Paylaşmak derken de, kurum ve firma bütçesi ile verilen, gösterişli iftarları kast etmiyoruz.
Bu yıl iftar programları, hızlı başladı, iftar vermeyen kurum yok gibi.
Mutlaka birlikte iftar yapmak ta, dostlarla iftar sofralarında buluşmak ta, güzel bir duygu..Lakin, bizim gözlemlediğimiz iftarların büyük kısmın da gösteriş var, caka satmak var, hava-civa var.
Ben bu tür organizasyonların, iyi niyetli de olsa yapılmamasından yanayım.
Yani, ‘iftarda ne yesem’ kaygısı olmayan 30 tane, sırıt kalını, her gün 3-5 program daveti alan 20 tane gazeteciyi ağırlayıp, edeceğin masrafla, 500 garibanı doyurursun.
Bu yıl daha ramazan ayının başı olmasına rağmen hayli fazla iftar daveti aldık, nezaket gösterip, bizzat arayarak davette bulunanlara teşekkür ediyorum ama ben iftar programlarından ziyade, yardım etkinliklerini daha değerli buluyorum.
Gösterişli iftar programlarından ziyade, bir garibanı, ihtiyaç sahibini mutlu edecek, yardım etkinliğine koşarak gelirim.
Tamam, aşırıya kaçmadıktan sonra, iftar programları da olacak ama içinde gösteriş taşımayan, Allah rızasi için verilen iftarlardan söz ediyorum, bu programlarında müdavimi, katılımcısı, takipçisi olacak ama ben her zaman Ramazan ayında ihtiyaç sahiplerine yapılan yardımlardan yanayım ve bunu çok daha değerli buluyorum.
Ve umut ederim ki, gazetelerimizin, sayfalarını gösterişli iftarlar değil de, yapılan hayırlar, ciddi yardımlar doldurur.
YORUMLAR