Oğluna pantolon alamadığı için intihar eden Körfezli İsmail Demir’in dramı, tüm Türkiye’de yankı buldu.
İş kazası geçirmesi, sağlık sorunları nedeni ile ekonomik gelirinin düşmesi ve sağlığını kaybeden birinin yaşamsal mücadelesinin zorluğu içinde çocuğunun ‘işgüzar’ bir öğretmen tarafından aşağılanması, Demir’in bir anlık ruhsal bunalımla intihar etmesine sebep olmuştur.
Robin Williams’ın oynadığı güzel bir filmde ki, unutulmaz repliktir, “İNTİHAR GEÇİCİ SORUNLARIN KALICI ÇÖZÜMÜDÜR” intiharı tercih eden kimsenin, neleri ıskaladığını bu söz en güzel şekilde anlatıyor.
İsmail Demir, bugün pantolonu olmadığı için derse alınmayan oğlunun, damatlığını, yarın iş hayatında ki başarısını, mezuniyetini, bu yaşam mücadelesi içinde onunla geçireceği güzel anları yaşayamadı.
“Çocuklarıma pantolon alamıyorsam, niye yaşıyorum ki” bu notla yaşamına son veren İsmail Demir, çocuklarının saçını okşayan, maç muhabbeti yaptığı, galibiyetin sevincini, mağlubiyetin üzüntüsünü yaşayacakları bir babadan mahrum bıraktı, o canından çok sevdiği çocuklarını eksik bıraktı…
Oysa, İsmail Demirlerin her şeye rağmen hayata tutunmalarını sağlayacak en güzel paylaşımlardan birisini yapmış dün Şapka Fatih Facebook hesabından…
Güzeller güzeli Ecrin’in resmini koyarak yaptığı paylaşım şu; “bir daha asla umutsuzluğa kapılmamak için senin hayatımda olman bile yeterli, Dünyamı yaşanır hale getiren güzel kızım varlığın şükür sebebim”
İsmail Demir’in de hayata tutunması için çocukları var işte daha ne olsun.
Varsın pantolon da alamasın ama başlarında babaları olsun..
Bu olay üzerinden, bir yerleri suçlamak, bu dramı intihar için haklı sebep yaratmakta oldukça tehlikeli bir durumdur.
Haklı da olsa intihardan başkalarını sorumlu tutmak, bir nevi intihara teşviktir ve bence çok tehlikeli bir durumdur.
Bu intihardan Ülke’yi bu hale getiren Hükümet, İsmail’in dramını görmeyen yerel yönetim, buna sebep olan öğretmen mi suçlu?
Bunlar hepsi fazla şekilde oluyorsa, intihar masum, haklı sebep mi oluyor?
Peki, bugün haklı olduğu halde haksızlığa uğrayan, mağdurken, bir anda sanık sandalyesinde oturanlar…
Tecavüze uğradığı için toplum içinde suçlu (!) görülmüş kızlarımız intihar mı seçmeli?
Yada, Vatan sever biriyken, Vatan Hani olmakla suçlanan birisi..
Daha geçerli sebebi olanlar, daha ciddi haklılıkları olan insanlar da intiharı seçtiklerinde, sebep olanları suçlamak neyi çözecek…
Bence önceliğimiz intiharın bir seçenek olmadığını, geçici sorunların yarattığı buhranla, yarınların yok sayıldığı bir durum olduğu gerçeğinden hiçbir zaman uzaklaşmamak gerek.
Yerel yönetimlerin, merkezi hükümetlerin, adaletin, yargının, emniyetin ve diğer etki eden unsurların işlerini daha doğru yapması, vatandaşın sorunları ile ilgilenmesi v.s gibi bir çok nedeni sıralayalım, her durumda bunun mücadelesini verelim ama intiharı hakli gerekçe göstererek, bunun üzerinden demagojiyi bir kenara bırakalım.
Allah korusun yarınlarda intihar üzerinden birilerinin suçlanması bir teşvik gibi algılanıp, başka ölümlere neden oluruz.
Burada en önemli nokta bence Şapka Fatih’in paylaşımı…
Hiçbir anne ve babanın geçici sorunlar nedeni ile karşılaştığı zorlukların büyüklüğünü bahane ederek, çocuklarını anne ve babalarından mahrum bırakma bir lüksü olamaz.
İş kazası geçirmesi, sağlık sorunları nedeni ile ekonomik gelirinin düşmesi ve sağlığını kaybeden birinin yaşamsal mücadelesinin zorluğu içinde çocuğunun ‘işgüzar’ bir öğretmen tarafından aşağılanması, Demir’in bir anlık ruhsal bunalımla intihar etmesine sebep olmuştur.
Robin Williams’ın oynadığı güzel bir filmde ki, unutulmaz repliktir, “İNTİHAR GEÇİCİ SORUNLARIN KALICI ÇÖZÜMÜDÜR” intiharı tercih eden kimsenin, neleri ıskaladığını bu söz en güzel şekilde anlatıyor.
İsmail Demir, bugün pantolonu olmadığı için derse alınmayan oğlunun, damatlığını, yarın iş hayatında ki başarısını, mezuniyetini, bu yaşam mücadelesi içinde onunla geçireceği güzel anları yaşayamadı.
“Çocuklarıma pantolon alamıyorsam, niye yaşıyorum ki” bu notla yaşamına son veren İsmail Demir, çocuklarının saçını okşayan, maç muhabbeti yaptığı, galibiyetin sevincini, mağlubiyetin üzüntüsünü yaşayacakları bir babadan mahrum bıraktı, o canından çok sevdiği çocuklarını eksik bıraktı…
Oysa, İsmail Demirlerin her şeye rağmen hayata tutunmalarını sağlayacak en güzel paylaşımlardan birisini yapmış dün Şapka Fatih Facebook hesabından…
Güzeller güzeli Ecrin’in resmini koyarak yaptığı paylaşım şu; “bir daha asla umutsuzluğa kapılmamak için senin hayatımda olman bile yeterli, Dünyamı yaşanır hale getiren güzel kızım varlığın şükür sebebim”
İsmail Demir’in de hayata tutunması için çocukları var işte daha ne olsun.
Varsın pantolon da alamasın ama başlarında babaları olsun..
Bu olay üzerinden, bir yerleri suçlamak, bu dramı intihar için haklı sebep yaratmakta oldukça tehlikeli bir durumdur.
Haklı da olsa intihardan başkalarını sorumlu tutmak, bir nevi intihara teşviktir ve bence çok tehlikeli bir durumdur.
Bu intihardan Ülke’yi bu hale getiren Hükümet, İsmail’in dramını görmeyen yerel yönetim, buna sebep olan öğretmen mi suçlu?
Bunlar hepsi fazla şekilde oluyorsa, intihar masum, haklı sebep mi oluyor?
Peki, bugün haklı olduğu halde haksızlığa uğrayan, mağdurken, bir anda sanık sandalyesinde oturanlar…
Tecavüze uğradığı için toplum içinde suçlu (!) görülmüş kızlarımız intihar mı seçmeli?
Yada, Vatan sever biriyken, Vatan Hani olmakla suçlanan birisi..
Daha geçerli sebebi olanlar, daha ciddi haklılıkları olan insanlar da intiharı seçtiklerinde, sebep olanları suçlamak neyi çözecek…
Bence önceliğimiz intiharın bir seçenek olmadığını, geçici sorunların yarattığı buhranla, yarınların yok sayıldığı bir durum olduğu gerçeğinden hiçbir zaman uzaklaşmamak gerek.
Yerel yönetimlerin, merkezi hükümetlerin, adaletin, yargının, emniyetin ve diğer etki eden unsurların işlerini daha doğru yapması, vatandaşın sorunları ile ilgilenmesi v.s gibi bir çok nedeni sıralayalım, her durumda bunun mücadelesini verelim ama intiharı hakli gerekçe göstererek, bunun üzerinden demagojiyi bir kenara bırakalım.
Allah korusun yarınlarda intihar üzerinden birilerinin suçlanması bir teşvik gibi algılanıp, başka ölümlere neden oluruz.
Burada en önemli nokta bence Şapka Fatih’in paylaşımı…
Hiçbir anne ve babanın geçici sorunlar nedeni ile karşılaştığı zorlukların büyüklüğünü bahane ederek, çocuklarını anne ve babalarından mahrum bırakma bir lüksü olamaz.
YORUMLAR