Kiralar, kiracılar, zamlar, kavgalar
Kiracısı ile sorun yaşamayan, ev yada dükkan sahibi neredeyse yok gibi.
Nasıl yaşanmasın ki..
Kiracı da haklı, ev sahibi de…
Ülke de ciddi bir ekonomik kriz var.
Gelir anlamında artan kalemler, zam ve pahalılık olarak da yaşamın her alanına yansıyor.
Asgari ücret 11.500, en düşük memur maaşı 22 bin, emekliye zam, sosyal yardıma zam.
Bu zamlar yaşamı kolaylaştıran, ekonomik seviyeyi yükselten zamlar değil, tam aksine bu gelirler zamlandıkça, yaşamın her alanında da faiş fiyat artışları yaşanıyor.
En çokta emlak sektöründe.
Son dönemde inşaat sektörü neredeyse durdu, artan maliyetler, yeni projeleri askıya alıyor.
İnşaat maliyetinin yanı sıra bir bina yapımı için ayırdığınız yüksek rakamlar, kur korumalı mevduat ve diğer artan kalemlerin yanında eriyip gidiyor, öylesi büyük paralarla yüksek maliyetli inşaat yapmak ‘doğru’ seçenek olmaktan çıkıyor.
Yeni inşaatlar, yeni evler, iş yerleri yapılmayınca, mevcutların değeri hızla artıyor, yükselen enflasyonu katlayan bir artış gözleniyor, bu sektörde.
Hal böyle olunca da, ev sahibi, sırada bekleyen ve mevcut kiranın 3-4 katını verecek kiracı varken, mevcut kiracısını bir an önce çıkartmak istiyor.
Kural koyucu, yaptığı düzenleme ile kiracıyı koruyor, eski kiracı en fazla yüzde 25 zammı kabul edebilir.
Bunu yazmak kolay da uygulamak öyle kolay olmuyor.
Bugün Gebze Mevlana’da, en kötü ev kirası 4 bin liradan başlıyor, bazı mahalleler de 20 bin liranın altında kiralık ev yok, ayrıca kiralanacak ev de yok.
Şimdi ev sahibi, 3 bin liraya oturan 10 yıllık kiracısından 15 bin lira isteyecek, çünkü 20 bin verecek kiracı var, ama isteyemiyor, istese de o rakımı, o kiracıdan alma şansı yok.
Bu kez, ‘oğlum gelecek’, ‘akrabama verdim’ hatta, depremzedeleri bile malzeme yapanlar var, ‘evi boşaltın depremzedelere vereceğiz’
Sonuç alınamıyor tabi ki, bu durumda yıllardır dost, arkadaş olan, gül gibi geçinip giden kişiler arasında gerilimler, kavgalar yaratıyor.
Kiracı, gerilim yaşadığı ev sahibini görmek istemiyor, ev sahibi, kendisini her gün zarara uğrattığını düşünen kiracıyı görmek istemiyor.
Bu konuda bir çok üzücü olayda duyuyoruz, daha da fazlasının olacağına yönelikte gözlemlerimiz var.
Karşılıklı hoşgörü ve özveri dışında bu konuyu kanunla, kararla çözmekte mümkün değil.
Devlet yasa çıkartıyorsa, halkımda delmekle ilgili anında yöntem geliştiriyor.
Kanun önünde ki haklılık-haksızlıkdan ziyade, kiracı ile ev sahibi yüz yüze bakıyor, dayatma ile çözüm üretilmiyor, bu işi hoşgörü ile çözenler daha mutlu ve huzurlu.
Herkes herkesin haklılıklarına anlayış göstererek, karşılıklı adımlar atılmalı, aksi halde çok büyük sorunlara gebe bir konu, bu kiracılık meselesi.
YORUMLAR