15 Temmuz kalkışmasını gerçekleştiren FETÖ'cülerin nasıl vicdansız, nasıl din yoksunu ve acımasız olduklarını tüm insanlık gördü.
Aslında öncesinde de aynı vicdansızlıkları, insanlık dışı tutumları varmışta görememiş insanlık.
Özellikle de yurdum insanı ve devleti yönetenler...
'Cemaat' adlı kitabın yazarı eski Emniyet Müdürü Hanifi Avcı anlatıyor; "bunların adamı polis, benim odama giriyor, kaset bırakıyor. Bunların adamı savcı iddianameyi hazırlıyor. Bunların adamı hakim karar veriyor"
Hanifi Avcı, 'Haliçte yaşayan simonlar' adlı kitabını 2010 yılında yazdı, cemaati anlattı. 3 yıl 9 ay hapis yattı.
Bu kitabı sattığı için Gebze Kitap Evi, sevgili kardeşim Engin Kaya, ne büyük baskı görüp, müşterileri nasıl etkilenmişti.
Başsavcı İlhan Cihaner aynı şekilde...Vekil oldu da kurtardı kendisini.
Kumpas, Balyoz, Ergenekon içinde ki yüzlerce vatansever günahsız askerimiz ceza aldı, yargılandı, kederinden hasta olan, intihar eden, yaşamını yitirenler oldu.
Daha yüzlerce böyle örnek var.
Bugün anlıyor, idrak ediyoruz ki, bu hain yapılanma içindeki ABD uşakları, hiç bir şekilde hukuk tanımadan, din inancı olmadan, acımasızca; kendilerinden olmayanı, yollarında engel gördüklerini bertaraf etmek için devlet eli ile tuzaklar kurmuşlar.
Şimdi parçalar birleşince görüyoruz ki, birileri de tesadüfen bu hainlerin gazabına uğramadan, süreci götürmüşler.
Türkiye'de cemaate ilk darbeyi vuran Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım'ı şimdi daha iyi anlıyoruz.
Gebze'de ise Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler ve ekibi, bu hainlerden bir kurumu kurtarmıştı.
Şimdi idrak ediyoruz ki, o gün GESİAD ve destekçileri, FETÖ'nün Gebze uzantıları, Nail Çiler'e de pek ala kumpas kurabilirlermiş.
'Ermeni', 'Atatürk düşmanı' gibi aslı astarı olmayan iftiralar atmakla yetindiler.
Oysa, bunların polisi, Çiler'in aracına, evine, ofisine suç unsuru yerleştirebilirmiş, savcısı iddianame hazırlayıp, hakimi de karar verebilirmiş.
Neden buna ihtiyaç duymadılar? derseniz.
O güne şahit olmuş birisi olarak şunu söyleyebilirim, cemaat GTO seçimlerini kazanacağından yüzde yüz emindi. Meclisin yüzde 70 çoğunluğu onlarda olacaktı. Onlar daha fazlasını almak için çalışıyorlardı. Tamamen bu ruh halinde idiler.
Bugün meydanlarda cemaate hakaretler edenler, ellerinde Türk Bayrağı ile Milli Birlik narası atanlar, sosyal paylaşım sitelerinde 'lanet' yağdıranlar, hepinizi bu kent isim isim biliyor. Hadi delikanlı olunda o güne dair yorum yapın, mesela 'seçimi Nail Çiler'in kazanacağına hiç ihtimal verdiniz mi?'
Çiler ve ekibinin kazanacağına en küçük bir ihtimal vermiş olsalar, Devlet eliyle ne kumpaslar kurulurdu, şimdi daha iyi anlıyoruz.
Ve bugün ortaya serilen gerçeklere bakınca, Nail Çiler'in ne derece önemli bir iş başarmış olduğunu ve ciddi ciddi uçurumun kenarından döndüğünü görüyoruz.
YORUMLAR