Türkiye’de 72 şehirden toplanan vergi gelirini sadece Kocaeli sağlıyor.
Geçen yıl Kocaeli’de kişi başı ortalama vergi tutarı kişi başı 31 bin liraydı.
Kentimizdeki vergi gelirlerinin büyük bölümü ise Gebze’den karşılanıyor. Organize
sanayi bölgeleri, binlerce büyük fabrika, Gebze Ticaret Odası’na kayıtlı 17 bin
şirket/işyeri.
Gündüz nüfusu 1 milyon 500 bin, gerçek nüfusu 700 bin civarında devasa bir
sanayi şehri Gebze.
Bir yönüyle, sanayisiyle ve üretimdeki gücüyle tüm ülkeyi ekonomik açıdan
ayakta tutan dev bir güç.
Bir yönüyle de İzmit ve İstanbul lobisi için altın yumurtlayan tavuk.
Gebze’deki birçok büyük fabrikanın merkezi İstanbul’da olduğu için vergi gelirleri
oraya yatıyor. İstanbul bu yüzden Gebze’nin il olmasını asla istemez.
Gebze, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi için çok büyük bir nimet. Bu yüzden
Gebze’nin il olmasını İzmit de istemez.
Gebze’nin en büyük eksiği, siyasi bir gücü olmaması.
Kent bilincini sağlayarak, güçlü bir şehir lobisi oluşturamaması.
Gazetecisi, siyasetçisi, bürokratı, sivil toplum kuruluşu temsilcisi, vatandaşı…
Hepsi bu eksikliğin bir parçasıdır.
İzmit lobisi Gebze ile ilgili ne karar alıyorsa masamıza bırakıyor! Her alanda bu
böyle ne yazık ki. Siyasette de böyle, bürokraside de böyle, Gebze adına her ne
yapılacaksa verilen tüm kararlarda böyle.
Milletvekili aday listesi hazırlanacaksa İzmit merkezde hazırlanıyor. Ankara’da
hazırlandığında da İzmit’tekilere soruluyor. Gebzeliler de kuzu kuzu kabul
ediyorlar, ses çıkarma kültürü yerleşmemiş!
Parti ayırımı yapmıyorum, hepsi için geçerli.
24 Haziran seçimleri için hazırlanan milletvekili aday listesine bakarsanız ne
demek istediğimi anlarsınız.
Neyse, bugünkü konumuz siyaset değil.
Gebze askeri kışlasının 630 bin metrekarelik arazisinin akibeti ile ilgili. Askeri
kışla taşınınca şehrin tam merkezinde boş durumda kalan bu arazi TOKİ’nin
iştahını kabarttığında Gebze basını yıllar önce bağırmaya başlamıştı. Ancak
dönemin belediye başkanı, milletvekili ve Bakanları bu bağırışın gereksiz bir
yaygara olduğunu belirtmiş, “içiniz rahat olsun, bu arazi TOKİ’ye verilmeyecek”
denilmişti.
Yıllar önceki gazete arşivlerini açın bakın!
Sonra ne oldu?
Paşa paşa verdiler. Tepkilerden korktuklarından değil ama siyaseten güzel de bir
kılıf buldular. “Arazinin hepsini vermiyoruz” dediler.
Dün Gebze Ticaret Odası meclis toplantısında bu konu çok detaylı masaya
yatırıldı. Başkan Nail Çiler’i kutluyorum. Gebze’de şu anda basının dışında bu
konuya sahip çıkan ve ses çıkaran neredeyse tek kişi.
Arazinin 1/5000’lik planında yeşil alan, depo ve TOKİ alanı olan kısımları
gösterdi. Bu arazinin TOKİ’den kurtarılması ve halka yönelik bir proje yapılması
gerektiğini vurguladı.
Nail Çiler özetle, ‘Bu proje yanlış, hep beraber düzeltelim’ diyor. Basın, sivil
toplum kuruluşları, siyasi partilerin temsilcileri ve vatandaşlar da artık kendi
şehirlerindeki olumsuzlukları görmeye, yanlışlıklara ses çıkarmaya ve tepki
vermeye başlamalıdır.
Aksi halde seçeceğimiz insanları da masamıza bırakırlar, Gebze ile ilgili yapılacak
olan tüm projelerin plan haritalarını da…
Sorunlarına sahip çıkan ve yanlışlıklara dur diyen şehrin bir sonraki adımı ise,
büyük şehirli bir il statüsüne geçmektir.
YORUMLAR