Fabrika önüne gelen Kristal İş Sendikası Genel başkanı Bilal Çetintaş grev çıkış konuşmasını Kocaeli Dilovası'nda bulunan İzocam fabrikası önünde gerçekleştirdikten sonra işçiler Mersin’de ki çalışanlarla aynı anda grevi başlatmış oldular.

SIKINTI 2014’TEN BERİ SÜRÜYORDU

2014 yılında örgütlenme sıkıntıları ile baş gösteren uyuşmazlık, 2017 yılında İzocam yönetiminin değişmesi ile daha da derinleşti. İşverenin yetki için mahkemeye başvurması ve mahkeme sürecinin uzaması çalışanlar üzerinde ciddi bir baskı yarattı. İşten çıkartmaların da yaşandığı firma ile işçiler arasında işten atılan arkadaşlarının geri alınması için eylemler başlamıştı. 2014 yılından 2018 Temmuz ayına kadar olan süreçte TİS görüşmelerinde ücret ve ücrete bağlı maddeler konusunda işverenle anlaşma sağlanamamış. Bu sebeplerle, tüm İzocam işçilerinin görüşü alınarak, 18 Ocak 2019 günü İzocam Tic. Ve San. A.Ş.’ye bağlı Dilovası ve Tarsus tesislerinde greve çıkma kararı alınmıştır.

ÜCRET ZAMMI GERİ ÇEKİLDİ

Yaşanan sıkıntılar sebebi ile Kristal İş Sendikası’ndan yapılan yazılı açıklama şu şekilde; “İzocam A.Ş’de ağırlıklı olarak 10-15 yıllık kıdeme sahip olan üyelerin önüne önce şirketin yeterince kârlı olmadığı sonrasında da patlak veren ekonomik kriz çıkarıldı. İşveren tarafından sendikaya resmi olarak yapılmış olan ücret zammı teklifi de bilinmeyen bir sebeple  bir kaç gün sonra geri çekildi. İşveren, işten atılan arkadaşlarımızın tekrar işe alınamayacağını söyledi. Üstelik buna gerekçe olarak da işe iadenin “şirketin var oluşunu, kültürünü, marka imajını ve istikrarlı duruşunu” tehlikeye sokabileceği gösterildi. İş cinayetlerinde, çalışanların ölümüne sebep olan İzocam Tic. Ve San. A.Ş., sendikal örgütlenme sırasında iş sağlığı güvenliği kurallarını bahane ederek işten attığı işçileri tekrar işe almamak için şirket kültürünü gerekçe gösterdi! Şirket kültürü örgütlenmeye çalışan işçileri işten atmak mıdır? İşçileri asgari ücrete mahkûm etmek midir? Sendikal örgütlülüğün önüne geçerek kârını arttırmak mıdır?